Ezeli rakip Fenerbahçe TOP 16'da 6'da 6 ile giderken Anadolu Efes zar zor çıktığı ilk tur grubunun ardından playoff için umut vermiyor. Sarı-lacivertlilere 3. çeyrek 9 sayı öndeyken verilen maçtan 3 gün sonra yine evinde, bu kez Galatasaray'dan 13 sayı fark yiyen bir Anadolu Efes görmek üzücü. Sloukas ve Antic'siz Fenerbahçe deplasmanda Efes'i 9 sayıdan gelip yeniyor. McCollum ve Green'siz Galatasaray 6 kişilik rotasyonla deplasmanda Efes'e fark atıyor. Onlar yapıyor ama Ivkovic'in takımı yapamıyor. Efes'in büyük maç kazanması için her maç birinin kahramanlığa soyunması gerekiyor. Oysa sezona nasıl da fırtına gibi girilmişti... Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı son saniye tipiyle getiren Bryant Dunston nasıl ortalarda yoksa şu sıralar, takım da aynen öyle seyrediyor. Maç içinde düşe kalka, bata çıka... Euroleague'in en çok üçlük deneyen ve en çok isabet bulan takımı ile maç sonlarını en kötü oynayan takımı arasında gide gele takım kimyası da bozuldu. Cedi Osman şöhretin tadını çıkarıyor, Furkan ile Saric NBA'den başka bir şey düşünemiyor. Ivkovic'in Galatasaray yenilgisi sonrası “Oyuncularım profesyonel değil” demesinin Türkçe meali budur.

Tekrar gösterim

Anadolu Efes için hemen her sezon başında pek çok basketbolseverde olduğu gibi “o yıl bu yıl” hissine kapıldığım olur. Her sezon bir öncekinden daha iyi oyuncular, daha heyecan verici transferler geldiği doğru. Ama sona yaklaştıkça yine yatırımların karşılığının alınamadığı bir başka sezonla başbaşa kalınır. Ligde son 6 sezondur şampiyon olamayan lacivert-beyazlıların son 10 yılda kupayı 1 kez kaldırması, Avrupa'da ise Final-Four görememesi acı gerçek. Kimler geldi kimler geçti ama “başarı” yani şampiyonluklar bir türlü gelmez oldu. Henüz sezonun ortasındayız ama galiba kara göründü. Efes için bu sezon da geçmiş 10 sezondan farkı olmayacak gibi duruyor. Takım iyi basketbol oynamıyor. Ivkovic krizi iyi yönetemiyor. Tren kaçmak üzere.

Ivkovic’i hiç mi eleştiremeyeceğiz?

Dusan Ivkovic takımını geçen sezon Euroleague’de çeyrek final oynatıp, şampiyon Real Madrid'i elinden kaçırmıştı. O takımla ilk sezonunda bunu başarması zaten sahip olduğu dev krediyi iyice sağlamlaştırmıştı. Ama bu sezon Anadolu Efes’te işler yolunda gitmiyor. Sırp koçun maç içi tercihleri en sadık taraftarını bile bıktırdı artık. 73 yaşındaki koç sezon sonu bitecek olan sözleşmesini ve emeklilik günlerini mi düşünüyor anlaşılır gibi değil! Fenerbahçe maçında Melih Mahmutoğlu, Galatasaray maçında Vladimir Micov, Cedevita maçlarında önce Bilan sonra Pullen... Onlar attı Ivkovic kenarda seyretti. TOP 16'da üst üste Panathinaikos ve Kızıl Yıldız deplasmanlarından nasıl çıkılacak belli değil.

Sorun başka yerde

Ivkovic'le bile olmuyorsa demek ki sorun başka yerlerde. David Blatt Efes'te başarılı olamadı, Maccabi ile peri masalı bir Euroleague zaferi yaşadı. NBA'e gitti, NBA finali oynadı, kovuldu ama NBA tarihinin en yüksek galibiyet yüzdeli koçu olarak. Velimir Perasovic Efes'te başarılı olamadı, mazisini arayan Laboral Kutxa ile TOP 16'da CSKA, Barcelona ve Real Madrid'i üst üste yenen takımı yarattı. Üstelik bu sezon Real Madrid'i 3 kez yendi! Ufuk Sarıca takımı İstanbul'daki Final-Four 2012'ye taşıyamayınca kovuldu, gitti Pınar Karşıyaka'yı lig şampiyonu yaptı (Final serisinde Efes'i neredeyse süpürmesi?), Euroleague'i İzmir'e taşıdı. Ben Efes için bu sezon Euroleague macerasının bittiğini düşünenlerdenim. Lig şampiyonluğu için ise henüz her şeye rağmen köprüler yakılmış değil.