Ümit Özdağ, Kilis’te 14 çocuğa tacizde bulunduğu gerekçesiyle tutuklanan okul müdürünün bir AKP milletvekilinin akrabası olduğu için taciz olayının kapatılmaya çalışıldığını öne sürdü.

MHP'den ihraç edilen ve referandumda Hayır oyu için kampanya çalışması başlatan Gaziantep bağımsız milletvekili Ümit Özdağ, Samsun’da basın toplantısı düzenledi.

 Kilis’te bir ilköğretim okulu müdürünün 14 çocuğa cinsel taciz suçlaması ile tutuklandığını hatırlatan Özdağ, bu müdürün bir AKP milletvekilini akrabası olduğu ve ailelerin suçlamaları geri almaları için baskı uygulandığını öne sürdü. 

Özdağ ayrıca, Kilis’te bir başka okulda taciz olayı yaşandığını, olayın kapatıldığı, işlem yapılmadığı ve öğretmenin başka okula atandığını iddia etti.

Kilis Merkez Hasan Sünnüoğlu Ortaokulu Müdürü M. P. öğrencileri taciz ettiği gerekçesiyle tutuklandı.Olay, zihinsel engelli bir öğrencinin müdür tarafından taciz edildiğini ailesine söylemesi ile açığa çıktı.

 Velilerin şikayeti üzerine müdür gözaltına alınıp önceki hafta tutuklandı. Müdürün bir AKP milletvekilinin akrabası olduğu öne sürüldü.

'OLAY KAPATILMAYA ÇALIŞILIYOR'

16 Nisan’da düzenlenecek referandumda Hayır oyu için kampanyası kapsamında Samsun’a gelen Ümit Özdağ, bir otelde basın toplantısı gerçekleştirdi. 

Basın toplantısında Kilis’te yaşanan taciz olayına değinen Özdağ, tutuklanan okul müdürünün bir AKP milletvekilinin akrabası olması nedeniyle taciz olayının kapatılmaya çalışıldığını öne sürdü.

5 AİLE DAHA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Yargı bağımsızlığının öneminin Kilis’te yaşanan bir tutuklama sonrasında bir kez daha ortaya çıktığını belirten Özdağ, “16 Mart 2017'te Kilis'te bir ilköğretim okulu müdürü yaşlara 7, 8, 10, 11 olan 14 çocuğa cinsel taciz suçlamasıyla tutuklanmıştır.

 Savcı iddianameyi dün tamamlayarak mahkemeye teslim etmiştir. Ancak olayın ortaya çıkması üzerine 5ailenin daha savcılığa suç duyurusunda bulunduğu bilgisi bana ulaşmıştır.

'ŞİKAYETLERİ GERİ ALIN' BASKISI

“Tutuklama sonrasında yayın yasağı konulduğu gibi Kilis'te büyük bir baskı başlatılmıştır. Milli Eğitim'de şube müdürü olduğu ifade edilen ve ismi bende olan bir kişi aileleri dolaşarak şikayetlerin geri alınması için baskı yapmıştır.

 Oysa şikayetlerin geri alınması durumunda bile artık kamu davasıdır. Bu şube müdürünün dolaşmasının bir anlamı yoktur.” ifadelerini kullandı.

MÜDÜR SADECE AÇIĞA ALINDI

“Bu inanılır ve kabul edilebilir değildir” diyen Özdağ, olayın adeta kapatılmaya çalışıldığını, Milli Eğitim Bakanlığının tutuklanan kişiyi sadece açığa almakla yetinip, meslekten ihraç etmediğini kaydetti. 

Bu tip yüz kızartıcı suçlarda idarenin adliyenin kararını beklemeden eyleme geçtiğini, adli ve idari soruşturmanın ayrı ayrı yürütüldüğünü ifade eden Özdağ, öte yandan Aile Bakanlığı yetkililerinin de Kilis Baro Başkanı tarafından uyarılmalarına rağmen taraf olmak için kısa bir süre öncesine kadar harekete geçmediğini belirtti.

TACİZCİ AKP MİLLETVEKİLİNİN AKRABASI

Bugüne kadar devlet kurumlarının tek yaptığının savcıların soruşturmayı yürütmesi dışında olayı gizli tutmak için çaba göstermek olduğunu öne süren Özdağ, “Bu olayın gizli tutulması için gösterilen yoğun çabanın arkasındaki neden iddia edildiği gibi tutuklanan okul müdürünün bir AKP milletvekilinin akrabası ve köylüsü olmasından mıdır?

 Olaya benim dün müdahil olacağımı kamuoyunun gündemine taşıyacağımı açıklamam üzerine bütün kademelerde hummalı bir biçimde faaliyet başlamıştır. Benim aldığım duyum, Kilis Valisi'nin süreç ile ilgili sorumlu bürokrat olarak gelişmelerden, yaşananlardan çok rahatsız olduğudur.” dedi.

Özdağ, basın açıklamasının devamında şunları söyledi:

“Sayın Başbakan dün Özgecanlar Derneği'ni ziyaret etmiş ve bu tür olayların yeniden yaşanmaması dilemiş. Bu dileğine tamamen katılıyorum.

 Ve ben kendisinden rica ediyorum Hollanda'ya gitmesini engelleyemediği Aile Bakanı'nı Kilis'te yaşanan ve vahim olan ağırdan alma, ailelere baskı süreçlerinin gelip incelemek üzere Kilis'e yollamasıdır.

Sayın Bakan'dan da rica ediyorum, Avrupa'yı yeterince titrettiniz gelin Kilis'te de suçluları titretin.

Sayın Başbakan, Milli Eğitim Bakanınız beni ararsa kendisine hangi şube müdürünün ailelere şikayetlerini geri almaları gerektiği hususunda baskı yaptığını söyleyebilirim.

devletine, parti devletine Hayır demenin önemini Kilis faciası bir kez daha hepimize göstermektedir. "