İlk yarı kısmen bitti

İlk yarının “kısmen” bitmesinin sebebi, son dönemlerde ülke futbolunda zirve yapan sorunların az da olsa iyileşme göstermiş olması, ancak can alıcı sorunların hâlâ devam ediyor olmasıdır. Futbolun kalitesizliğinden dem vuruyorduk, ancak hayal kırıklığı yaratan takımlarda bir düzelme eğilimi gördük.
Galatasaray-Çaykur Rizespor maçının ilk yarısını çok iyi geçti. Ancak ikinci yarı aynı şekilde gitmedi. Skor avantajının yarattığı psikoloji nedeniyle, biraz geri çekilen Galatasaray’da ufak bir cızırdama oldu.
Galatasaray bu sezon, muhtemelen elindeki kadro ile yoluna devam edecek ve elde olan oyunculardan maksimum verimi almak için uğraşacak. Bu planla yola devam etmek için, uygun bir yönetim ekibi ve teknik direktör var ellerinde. Ligi sonuna kadar başarılı bir şekilde götüreceklerdir.
Fenerbahçe tecrübeli ve özverili bir oyuncu grubuna sahip. Bu özellikleri lig maratonunda en büyük avantajları olacak şüphesiz. Fenerbahçeli oyuncular mevkilerinin en iyi oyuncularından ve alternatifleri yerlerini doldurabiliyor. Üstelik hemen her futbolcu formunun zirvesinde. Ancak her şeye rağmen iyi bir forvet hattının olmaması düşündürücü.
Beşiktaş genç, dinamik ve kaliteli bir yapıya sahip. Yönetim olarak rakiplerine göre daha rahat ve güven veren bir durumdalar. Bu yapı takım huzurunu ve motivasyonunu üst seviyede tutmalarına yardımcı oluyor.
Beşiktaş’ın rakiplerinden bir diğer farkı, UEFA Avrupa Ligi’nde mücadele ediyor olması. Bu durum doğrudan bir dezavantaj diyemeyiz elbette ama o haftalara denk gelen maçlarda, bir konsantrasyon eksikliği elbette ki yaşanabilir. Yaşanacak bir puan kaybı ya UEFA Avrupa Ligi’nden elenmenize ya da lig yarışında bir adım da olsa geride kalmanıza neden olabilir.
Bu hafta oynanan maç gösterdi ki Beşiktaş tam da ihtiyacı olan transferleri gerçekleştirmiş. Tolgay hazır bir şekilde takıma katılıyor, çabuk adapte olacağını düşünüyorum, bunun dışında Beşiktaş’ta savunmanın göbeğinde sanki Atınç ve Milosevic isimleri ön olana çıkıyor gibi duruyor, ileride göreceğiz.
Trabzonspor güven vermeyen bir görüntü sergiliyor. Takım, oyuncular ve performanslar bakımından iyi de olabilir, kötü de olabilir. Benim ilgilendiğim şey, nereye varmaya çalışılıyor? Bir plan var mı? Ekonomik olarak nasıl bir gelecekleri var? Hırslı bir şekilde ilerliyorlar. Hırs iyidir ama zaman zaman başınıza hiç istemeyeceğiniz işler açabilir. Ciddi bir borç yükü gibi mesela.
Bursaspor emin adımlarla ilerliyor. İyi yönetildiği takımın her halinden belli. Şenol Güneş gibi bir değere sahipler ve Şenol Güneş sahip olduğu yetkileri iyi kullanarak iyi bir “öğretmen” olduğunu herkese gösteriyor. Ayrıca Bursaspor yönetimini de tebrik etmek lazım, iyi bir ortam sunuluyor ki, iyi bir iş çıkıyor ortaya.

Önceki ve Sonraki Yazılar