SEÇİM ÖNCESİ VERGİ ve CEZA AFLARI

14 Mayıs 2023 seçimleri öncesinde yeniden bir vergi ve ceza affı gündemde. Bu AKP hükümetleri döneminde yapılan 13’üncü vergi affı. Dün yapılan açıklamalara göre, devlete olan borçlar ve cezalar 48 taksitle ödenebilecek, peşin ödemede ÜFE tutarının yüzde 90'ından vazgeçilecek.

Daha önceki aflarda yer almayan yeni bir düzenleme ise, 31 Aralık 2022 tarihinden önce ödenmesi gereken borçların toplamı 2.000 lirayı aşmıyorsa bir defaya mahsus olmak üzere hiçbir şart aramadan borçlar silinecek, devlet alacaklarından vazgeçecek.

Kamu alacaklarına af çıkarma işi sadece AKP döneminde başvurulan bir yöntem değil.  Cumhuriyetin ilanından sonra bugüne kadar 40 adet vergi affı veya benzer yapılandırma kanunu çıkartılmış.

1920-1924 arası 1 adet,

1924-1960 arası 7 adet,

1961-1980 arası 8 adet,

1981-2000 arası 11 adet,

2000-2021 arası 12 adet af kanunu çıkmış, ortalama her 2,5 yılda bir af kanunu çıkartılmış.  

Bu verilerden anlaşıldığı üzere, vergi mükellefleri borçlarını, idari para cezaları sahipleri de cezalarını ödememe, devlette vergi affı çıkartmayı alışkanlık haline getirmiş. Aynı verilerden çıkan diğer bir sonuçta, 1960 yılından itibaren her 20 yılda çıkartılan vergi aflarının adet olarak sürekli artıyor olması, iktidarda tek partinin olması veya koalisyon olması fark etmiyor.

Seçim öncesi bu tür bir af bekleniyordu, muhtemelen TBBM gündemine geldiğinde imar affı da gündeme gelecektir. Zaten Cumhur İttifakının bir üyesinin verdiği bir teklifte var, sahillerde ve kırsalda ilave inşaatlar başlamış durumda.

Bu türden sık aralıklarla yapılan af düzeninde, vatandaş zaten bir şekilde vergi affı geleceğini bekleyerek borç ödememeyi alışkanlık haline getirmekte, devlette kayıt dışılığı azaltıcı doğru dürüst bir vergi sistemi inşa edemediği, etmeyi düşünmediği için yıllardır bu düzen sürüp gitmekte.  Hatırlayalım, Hazine ve Maliye Bakanı B. Albayrak 2019 yılında “bundan sonra kimse bir daha vergi affı beklemesin, olmayacak” demişti. Sonrasında 2020 Ekim ayında TBMM’ye kendi bakanlığının bilgisiyle yasa teklifi hazırlandı, üzerinden 6 ay geçmedi, yeniden bir daha çıkartıldı.

Bu tür aflara neden bulmak çok zor değil, şimdi de yüksek enflasyon oranları ve Cumhuriyetin 100’üncü yılı bir vergi affı veya barışı daha gibi nedenler bulunacak. Gerçek neden ise 2023 seçiminin iktidar için fazlasıyla kritik olması. Artık sistem sanal bir yamaya dönüşmüş durumda, yıllardır kapatılamayan borç-alacak sistemi, ÜFE-TÜFE artışıyla yapılandırmalar vergi borçlarını bir türlü barışa dönüştüremiyor.

Sevgili Dostlar;

Türkiye’de mevcut vergi düzeni ve SGK kayıt sistemi mecburen her 4-5 yılda vergi barışı adı altında yapılandırma yasalarını zorunlu hale getiriyor. Çünkü, bu ülkede bireyler ve şirketler gelir ve kurumlar vergisini vergi bilinciyle ödemiyor, ödemek istemiyor. Bireyler elde ettikleri kazançları farklı nedenlerle beyan etmekten kaçınıyor, şirketlerde çalıştırdığı işçi ve personel ücretlerini gerçek rakamlarla bankadan, muhasebe kayıtlarına işleyerek ödemiyor, kasa şişiyor, kasa- muhasebe kayıt sistemi arasında açıklar oluşuyor, sanayici ürettiği ve sattığı malı tam olarak göstermiyor, aynı irsaliye fişleri gidip geliyor, holdingler kendi şirketleri arasında gelir-gider faturalama sistemini kılıfına uyduruyor, devlette bu düzeni biliyor, göz yumuyor, şirket sahipleri  her 3-4 yılda bir matrah artışı olacağını bildiği için rahat davranıyor, bu sisteme dünden razı, yıllardır bu sistem işleyerek devam ediyor. Seçim sonrası yeni bir hükümet gelir ve toplumla barışma adına yine yeniden bir af daha çıkartırsa şaşırmayalım.

Her vergi affı sonrasında ticaret ve sanayi odaları getirilen düzenlemenin yararlarından bahsetmeyi alışkanlık haline getirmiş durumdalar. Öyle ki, vergilerini düzenli olarak ödeyen sade vatandaş veya bireylere yönelik geriye dönük bir mahsuplaşma veya belli bir yüzdeyle iadeyi gündeme pek fazla dile getiren olmuyor, varsa yoksa şirketlere veya iş adamlarına kolaylık getirilsin, uygun koşullu kredi mekanizması işlesin. Bu düzen içerisinde, vergisini düzenli olarak ödeyen sade vatandaşlar enayi olarak yaşamaya devam etsinler.   

Vergi affında olan biten “Nasılsanız, öyle idare olunursunuz” beyanında saklı; öyle devlete böyle millet, ya da öyle millete böyle devlet.  Bu topraklarda düzen böyle, beğensen de beğenmesen de.

Önceki ve Sonraki Yazılar