Leyla Emeç Tavşanoğlu

Leyla Emeç Tavşanoğlu

BALDIR BACAK SİYASETİ

Biliyorsunuz. Bizim A Milli Kadın Voleybol Takımı bir kaç gün önce Almanya’yı 3-0 yenerek Tokyo’da Olimpiyat oyunlarına katılma hakkı kazanmıştı. Çoğumuz sevinçle yerimizden zıplarken malum, örümcekli kafa yine baş kaldırdı. Düzce’nin Kaynaşlı ilçesinin MHP’li belediye başkanı Birol Şahin,  voleybolcu kızlarımızın şortlu fotoğraflarından nefsi uyanmış olmalı ki ibretlik bir mesaj yayınladı:

“Allahu Teala’nın örtünün vücut hatlarınız belli olması9n emrine karşı çıkarak açılıp saçılacaksın, kendini teşhir edeceksin sonra da Tokyo’ya gidiyoruz diye sevineceksin. Dünya şampiyonu olsan ne yazar. Müslüman kadın adap ve haya sahibidir. Yaptığı her işte Allah rızası gözetir. Dinimize göre kadınlar kendi aralarında spor yapabilir. Erkekler huzurunda açık saçık değil.”

Bu Birol Şahin efendi acaba kızlarımızın topunun Sünni Müslüman olduğuna nereden kanaat getirmiş? Belki ateisttirler, ya da ne bileyim Budizm ya da Bahailiği seçmişlerdir. Sana ne? İnanç ya da inançsızlık senin ne üstüne vazife?

Neyse ki, MHP sağ duyu göstererek ya da belki kamuoyunun  ciddi tepkisinden çekinerek bu Birol Şahin efendinin belediye başkanlığını düşürdü. Düşürdü de ne değişti sanki? Aynı kafalar ülkenin en tepelerinde gezinmeye devam etmiyor mu? Hatta birisi çok değil, bir kaç ay önce yeniden, “Kadınla erkek eşit olamaz,” demedi mi? Nedenmiş o?

Yoksa eşitsizlik takribi 100 gram ağırlığındaki bir fazlalıktan mı kaynaklanıyor? Dokuz yaşındaki kız çocuklarının evlendirilip çocuk doğurabileceği fetvası veren kafa işte bu!

Şair arkadaşım Ataol Behramoğlu kızgınlığını şu sözlerle dile getiriyor:

“Şımarık Avrupa’ya karşı büyük zafer kazanan sevgili voleybolcu kızlarımızın bacaklarına takılan soytarı ve benzerleri aynı şeyi erkek sporcu bacakları için de düşünmeliler. Öyle ya, onların karıları, kızları, kız kardeşleri de bu bacaklardan niye etkilenmesin? Çıplak bacaktan etkilenmek erkek tekelinde mi? Bu kadın düşmanı, seks manyağı pisliklere lanet olsun. En tepelerdeki rol modellerine de...”Kimi erkek de bu sapkın kafalar gibi düşünmüyor. Onlar örtü altını çok merak ediyorlar ve örtünün cinsel istekleri fena halde kışkırttığını söylüyorlar. Size bir örnek Lübnanlı bir gazeteci arkadaşım olan Michel Naufal.

Michel yıllar önce İran’a gitmiş, dönüşünde İranlı kadınların güzelliklerini heyecanla anlatmıştı. Ben,”İyi de ağzı burnu kapalı kadınların güzelliğini nasıl keşfettin?” diye sorduğumda şu cevabı vermişti:

“Peçenin altından görünen gözleri çok güzeldi. O örtü yok mu o örtü, adamı fena tahrik ediyor.” Yorum sizin. Benden bu kadar!

Önceki ve Sonraki Yazılar