İnanılmaz değil mi?

O ki bütün siyasi hayatını Filistinlileri savunmaya ayırmış. Seçmenini Filistin’e yapılan haksızlıklar konusunda duyarlı hale getirmiş… Eh böylece onları elde tutup oylarını da almış ama hep Filistin, Filistinliler demiş.

Gel gör ki Filistin hükümeti geçen gün aldığı karar ile Tayyip Erdoğan’ı kınamış.

Niye olduğunu tahmin ediyorsunuzdur…

Türkiye’nin Suriye harekâtını Arap Birliği ülkeleri kınamışlar. Kınayanların içinde işte bu Filistin de yer almış…

Anladınız değil mi? Türkiye’deki siyasal dincilerin Filistin üstünden yürüttükleri İslam kardeşliğinin ne kadar boş olduğunu…

Kurucu başbuğumuz Kemal Atatürk, Arapların iç işlerine karışmamak gerektiğini söylerken ne kadar da haklıymış…

Bundan sonra sokaklarda Filistin için yürüyen birilerini görür isem arkalarından bol bol güleceğim…

Her fırsatta Türklere düşmanlık eden bu kitleye kalkan olmaya çalışmak Türk ahmaklığı olmaz da ne olur?

FETİH DUASI İLE FATİH OLUNMAZ

Bütün camilerde Fetih Suresi okunmuş.

Askerimiz başarılı olsun diye

Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u Fetih Suresi’ni okutarak değil o dönemin en kuvvetli toplarını yaptırıp onunla şehrin surlarını yıkarak fethetti. Top Kapısı tarafından kente girerken, sağındaki solundaki hocalar, “Kostantiniyye dualarımızla fetholundu!” dediklerinde genç başbuğ, onlara kılıcını göstererek, “Hocalar, kılıcın hakkını da unutmayın!” dedi.

Hem bu dualar işe yarasaydı, en az 300 senedir Müslümanlar Hıristiyanlar tarafından yenilip ezilmezlerdi.

Fetih Suresi işe yarasaydı 10 milyonluk Yahudi toplumu yüzlerce milyonluk Arapları, hem de işleri güçleri dua ve namaz olan bu Müslümanları her savaşta yere seremezdi.

Savaşlar, dualarla değil eğitilmiş ordular ve üstün silahlarla kazanılır…

Ama AKP, her eylemde olduğu gibi bu Suriye operasyonunda bile camileri, dini-imanı öne çıkartıp halkın bilincini gerçekdışı olgularla kuşatmakta, teslim almaya çalışmakta…

Unutmayın ki Suudiler, 250 yıl önce Arabasitan’daki Türk askerlerine Allah Allah diyerek saldırmış, bizimkiler de bu haykırışlarla onları durdurmaya çalışmışlardır.

Kendisi önlemini almayıp işini Allah’a bırakanların sonu, Osmanlı Devleti’nin sonu gibi olur.

ERDOĞAN, ABD İLE ANLAŞMIŞ

Sürekli yazıyorum: İktidarı elinde tutan AKP, hızla oy yitiriyor. Bunu önlemek için ekonomik alanda yapacağı bir şey kalmadı. Toplumu sosyal ve siyasal olarak böldüğünden karşı kamptan oy alamıyor. Kendi kanadını da iyice sömürdüğünden oradakiler sıvışıyorlar. Öyleyse AKP Lideri’nin yeni bir kaldıraca ihtiyacı var: Savaş…

Milleti, savaş duygusu içinde kendi yanına çekebileceğini sanıyor. Bunun için de PKK ile mücadele adı altında Suriye’ye bir gösteri girişi yaptı.

Gönülden isterim ki Suriye’deki PKK da IŞİD de tepelensin, imi timi belirsiz olsunlar. Ama bu örgütlerle dolaylı biçimde de olsa bağlantılar kuran iktidarlar AKP iktidarları olmadı mı? Bu sorunları coşturan bir anlayış, o sorunları çözebilir mi? Zaten gelen haberlerden anlıyoruz ki Suriye operasyonundan önce bizim iktidar, daha doğrusu Sayın Erdoğan ABD tarafı ile anlaşmış. ABD Başkanı Trump’ın açıklamalarından bunu anlıyoruz.

Bu konuda çok net açıklamalar da oldu. 10 Ekim 2019’da Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof. Dr. Gülnur Aybet, Barış Pınarı harekatı için "Başkan Trump ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, operasyonun kapsamı konusunda tam olarak anlaştılar" dedi.

Yurt Gazetesi’nde yer alan bir habere göre, PYD sözcülerinden Salih Müslim, harekatın hemen öncesinde 8 Ekim’de diyor ki: “Son anlaşma Amerikalılarla Türkler arasında oldu. Bizim DSG bu anlaşmayı onayladı. Sanki anlaşma bizimkilerle Türkiye arasında oluyor, Amerika da bunun garantisi gibi oldu. Daha önce bu, Menbiç’te de oldu.”

İşin özü budur.

Türkiye, Suriye’ye PKK’yı yenmek için değil AKP’nin çöküşünü durdurmak için girmiştir.

Üstüne üstlük, bir de Suriye’deki katil IŞİD’lilerin sorumluluğunu da üstlenmiştir.

Orada küçük bir zafer kazansak bile buna Pirhos zaferi demez de ne deriz?

Jandarma Genel Komutanlığı önündeki Atatürk heykelini sökenlerin… Atatürk’e sövenleri koruyanların… Hizbullahçılar istedi diye Andımız’ı kaldıranların… Türklüğü ayakları altına alanların… Ülkeyi Halidi tarikatlara yağmalatanların… Kindar nesil imal etmeye çalışanların… derdinin başka olduğunu anlamayanlar veya anlamak istemeyenler er geç gerçeğin acı yüzünü göreceklerdir.