İstanbul Küçükçekmece’de, 2016 yılında sevgili olmak istediği Nurcan Arslan’ı (39), “Beni son bir kez gör, istemediğini yüzüme söyle” diyerek görüşmeye ikna eden, teklifini reddettiği için 11 kurşunla öldüren ve mahkeme tarafından müebbet hapse mahkum edilen evli ve 3 çocuk babası Abdullah Melih Barış için Yargıtay’dan ‘pes’ dedirten bir karar çıktı.

Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi, olay öncesi Tokat’tan İstanbul’a gelip ruhsatsız silahıyla cinayeti işleyen sanığın ‘olayı tasarlayarak işlediğine dair kesin bir saptama yapılamadığı’ gerekçesiyle davayı bozdu.

Daha önce de, Bakırköy 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, sanığın duruşmadaki ‘iyi hali’ nedeniyle hakkında verdiği ağırlaştırılmış müebbet kararını müebbet hapse çevirmişti.

Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi ise “Sanığın cinayeti tasarlayarak işlediğine dair kesin kanıt bulunamadı” diyerek cezanın daha da indirilmesini istedi. Sanık mahkemede verdiği ifadede, olay öncesi Tokat’tan İstanbul’a akrabalarını görmek için geldiğini ve gelmişken Nurcan’la da görüştüğünü söylemişti. Nurcan’la görüşmeye üzerindeki ruhsatsız silahla giden Abdullah Melih Barış, “Bir anlık öfkeyle cinayeti işledim, pişmanım” diye ifade vermişti.

BASIN AÇIKLAMASI YAPTILAR

Mahkemedeki yargılama boyunca Nurcan Arslan’ın ailesiyle birlikte duruşmaları takip eden kadınlar, Yargıtay’ın kararına basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Açıklama şu şekilde:

“Nurcan Arslan 30 Ocak 2016 tarihinde sokak ortasında 11 kurşunla arkadaşlık teklifini reddettiği için Abdullah Melih Barış tarafından katledilmiştir. Bizler katledilişten sonra hukuk mücadelemize başladık. Kadınların ve sosyal medyanın gücü ile oluşan sesimiz, katili müebbet hapis cezasına mahkûm etti. Bu karar acımızı biraz olsun hafifletmişti. Ancak bizler bugün burada sizlere elde ettiğimiz adaletin, müebbet cezasının Yargıtay tarafından bozulduğunu duyurmak için buradayız. Bizler bu kararı kesinlikle kabul etmiyor ve TANIMIYORUZ!

Nurcan’dan sonra nice sayamayacağımız ve belki de haberi dahi yapılmamış birçok kadın katledildi. Emine Bulut, Güleda Cankel, Ceren Özdemir, Şule Çet, Aysun Yıldırım...

Yargıtay Nurcan Arslan’ın katili Abdullah Melih Barış’ın müebbet hapis cezasını fazla bularak kararı bozmuştur. Gerekçesi ise TASARLANARAK ÖLDÜRME KESİN OLARAK SAPTANAMADI dedi. Nurcan’ın katili farklı bir ilden çıkıp gelmiş, saatlerce yolculuk etmişti. Kendisine ruhsatsız silah edinmişti. Cinayeti işledikten sonra Nurcan’ın başından belli bir süre ayrılmadı. Etrafında yardım etmek isteyenleri uzaklaştırdı. Öldüğüne ikna olduğunda kaçıp gitti. Cinayeti işlediğini anlattığı bir mesajı Nurcan’ın yakınına atmaktan asla çekinmedi. Bu olaya Yargıtay bir anlık öfkeyle olmuştur tasarlanmamıştır demek istiyor.

Yargı, Nurcan’a sıkılan 11 kurşunu yetersiz bir delil görüp iki buçuk yıl adalet mücadelesi sürdürerek sonuçlandırdığımız kararı bozmuştur. Buradan yargıya sesleniyoruz kadın cinayetlerinin bu kadar tavan yaptığı, taciz tecavüzün neredeyse cezasız kaldığı bu ortamda hangi vicdanla kadın katillerini serbest bırakmaya çalışıyorsunuz? 11 kurşunun tahriki olur mu?

Bizler Nurcan Arslan’ın ailesi ve arkadaşları olarak bu davanın peşinde olduğumuzu ve katil en ağır cezayı alana kadar bu davanın peşini bırakmayacağımızı bir kez daha buradan haykırıyoruz. Yargı elini vicdanına koy kadın cinayetlerini durdur.”

YURT HABER