Tarihin yan odası

Geçmişte dünyanın tüm imparatorluklarında olduğu gibi, Osmanlı İmparatorluğunda’da inişli çıkışlı dönemler olmuştu. Kimi padişahlar zaferden zafere koşarak ülkeyi refah ve zenginliğe kavuştururken, kimileri ise yan gelip yatarak kazanılan servetleri zevk-i sefa uğruna harcamış, imparatorluğu sıkıntıya sokmuştu. Yine böyle bir dönemde Hazine suyunu çekmiş, paranın değeri düşmüş, fiyatlar artmış, ahali perişan olmuş, Yeniçeri kazan kaldırmıştı.

Padişah Hazretleri derhal divan-ı kebirin toplanmasını emretti. Sadrazam, vezir, kazasker, defterdar, nişancı, şeyhülislam, kaptan-ı derya ve paşalar padişahın başkanlığında divanı açtılar. Padişah divan üyelerine dönerek; “Ağalar Hazine’nin durumu ortadadır behemehâl yeni vergiler toplamak icab eder ne dersiniz?” diyerek sordu. İnsaf sahibi ve halkı çok seven sadrazam sinirlendiğini belli etmeden söz istedi; “Hünkârım ahalinin durumu perişandır, her şeyden vergi alıyoruz, vergi alacağımız bir şey kalmadı” demesine rağmen divanda bulunan dalkavuk bir paşa söz isteyerek; “Atufetli efendim hazretleri, lütfederseniz Piç Ahmet Paşa’yı divana çağıralım kendisi çok zekidir vallahi bir vergi bulur” diyerek icazet istedi. Padişah; “O halde Piç Ahmet Paşa’yı derhal divana getirin” iradesinde bulundu. Piç Ahmet Paşa’yı apar topar divana getirdiler, etek öptü oturdu. Padişah; “ Paşa, yeni bir vergi gerek lâkin her şeyin vergisini alıyoruz, almadığımız bir vergi bulabilir misin?” diye sordu. Piç Ahmet Paşa; “Sultanım efendim hazretleri elbette bulurum, her hanenin bir bacası vardır, baca vergisi koyun, böylece vergi almadığınız tek hane kalmaz” dedi. Padişah çok memnun oldu ve Piç Ahmet Paşa’ya bir kese altın ihsan ederek divandan gönderdi. Padişah divan azalarına; “İşte vergi bulundu, derhal ahaliye duyurulsun” diye emretti. Sadrazam çok hiddetlendi ve yanında oturan şeyhülislamın kulağına eğildi; “Hocam fiili zina mı fenadır, fiili livata mı (ters ilişki) fenadır “ diye bir soru sordu. Bu ani soruya çok şaşıran şeyhülislam efendi; “ Estağfirullah Paşam bu nasıl bir soru? Elbette fiili livata fenadır” dedi. Sadrazam başını iki yana sallayarak; “Bilemedin hoca efendi, bilemedin fiili zina fenadır çünkü, fiili zinadan böyle bir piç doğar bu zavallı milletin başına bela olur” diyerek teessürünü dile getirdi.
ZAMLAR

Çık tarihin yan odasından gel günümüze… Vatandaşlık, seçme-seçilme hakkı, Cumhuriyet rejimi, ileri demokrasi, ifade özgürlüğü, sendikal haklar, sivil toplum örgütleri, çok partili sistem, muhalefet, özgür basın… Şükürler olsun geçmişte olduğu gibi padişah, saltanat, sadrazam, Piç Ahmet Paşa falan kalmadı. Milli irade sandığa gitti seçmenin yarısı AKP’ yi iktidara getirdi, on yıldır ülke güllük gülistanlık (!)

Batı’nın yükselen yıldızı, Çin’den sonra en iyi ekonomi, Ortadoğu’nun hamisi, enflasyon tek haneli, kişi başı milli gelir 12 bin dolar, maaşlara enflasyonun üstünde zam, habire AVM’ler, duble yollar, çılgın projeler falan harika.

Kömür, bulgur, makarna, alışveriş çeki, beleş iftar sofraları, elektriksiz kulübeye çamaşır, susuz eve bulaşık makinası,  eşe dosta ihale, çocuklara torpil, yalakalara avanta v.s falan çok iyi... Şimdi iktidar benzine, elektriğe, doğalgaza, alkollü içkilere zam yaptı diye kıyamet kopar öyle mi? Benzini kullanan, içkiyi içen, doğalgazı yakan ödesinmiş, bakan bey öyle dedi. Yok illa da doğalgaz isterim diye tuttursan, çık meydanlara ileri demokrasi gereği zamları protesto et. Ye bedava gazı rahatla, doğalmış,  İçişleri Bakanı öyle dedi. Ayrıca yanında yeni çelik coplar da bonus hem de Avropa’dan ithal, yakışır sana. Hani kayıtsız şartsız milli iradesin  ya...

 

 



Önceki ve Sonraki Yazılar