MÜJDE! İŞSİZLİK AZALDI, SIRADA ENFLASYON MU VAR?

Dün, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Haziran 2021 dönemine ilişkin işsizlik rakamlarını açıkladı. TUİK’e göre işsizlik oranı, Haziran’da Mayıs ayına göre 2,5 puan azalışla yüzde 10,6 düzeyine geriledi. Geniş tanımlı işsizlik oranında da düşüşler var, bir önceki ay yüzde 27,1 olan oran Haziran’da 5 puan azalmayla yüzde 22,4’e düşmüş görünüyor. Aşağıdaki grafik 2019-2021 dönemini aylık olarak göstermekte.

grafik.png

TUİK’in rakamları üzerinden gidersek, 2021 yılı Haziran ayında 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı bir önceki aya göre 823 bin kişi azalarak 3 milyon 399 bin kişi olmuş. İstihdam edilebilecek toplam iş gücü 32 milyon 206 bin kişiden 31 milyon 984 bin kişiye gerilemiş. Haziran’da istihdam Mayıs’a göre 602 bin artmış görünüyor.

TUİK’in açıkladığı işsizlik verileri herkes için sürpriz oldu, nedeni de normalleşmeyle işe katılımda artış beklenmekle birlikte sadece bir ay içerisinde 800 bini aşan bir miktarda işsizliğin azalması ister istemez kamuoyunda verilerle oynanıyor mu endişelerini artırdı. Kurum içindeki gelişmeler bu endişeleri haklı çıkaracak nitelikte. Özetle;  

Geçen hafta 6 Ağustos 2021 Cuma günü, TÜİK’ de üç atama birden yapıldı. TÜİK Başkan Yardımcılıklarına Serhat İdman, Abdullah Yüksek ve Nurettin Kaya atandı. Hatırlayalım, TUİK Başkanlığına son beş yılda 4 kişi vekaleten 1 kişi de asaleten atanmıştı. Marmara Üniversitesinden Prof. Sait Erdal birkaç ay önce, Mart ayı başında atanmıştı. Bilindiği üzere, son aylarda Merkez Bankası gibi Türkiye İstatistik Kurumunda sık sık görevden alma, atama veya istifa işlemleri gerçekleşiyor. Halbuki bu tür kurumların iş ve işlemlerinde bağımsız, kendi içerisinde bilgi, birikim ve tecrübeyle dayalı kurumsal bir yapısı olması gerektiği şüphe götürmez bir gerçektir. Benzer şekilde basına yansıyan TUİK’in asıl verileri sahada toplayan, derleyen, inceleyen ve istatistik veri haline getiren bölge müdürlüklerinde görevden almalar, yerlerine vekaleten atananların olduğu haberleri gerçekten insanı “şaka mı bunlar” dedirtecek nitelikte. Bugün bir yazar, Sn. A.Takan kurum içinden aldığı bilgilerle isim isim görevden alınanları ve yeni vekaleten atananları yazmış. İnanılır gibi değil, verilerle oynandığını çağrıştıran ifadelerde var, şu ana kadar bir yalanlama yapılmış değil.

Sevgili okurlar,

Bir ülkede uygulanan ekonomi programının başarılı olmasının en temel unsuru o programa duyulan güvendir. Güven, bir programın olmazsa olmazı ise bu güveni sağlamak için verilerle oynamak, bu suretle algı oluşturmak, toplumu gerçek olmayan haberlerle yanıltmak eninde sonunda devlete zarar verecektir. İşgücüne katılım kriterini 3 aydan 1 aya çekerek işsizliğin azaltılmasını sağlayamayız. Toplum kendi mahallesinde kendi beldesindeki gerçek işsizliği görmekte, yaşamakta.

Geçmişte Yunanistan ve Brezilya örnekleri bilinmekte. Yunanistan’da ekonomik kriz çok uzun sürmüştü, AB ve IMF, Yunanistan ölçeğindeki bir ekonomiden çok daha fazla, 100 milyar dolarları aşan miktarda kurtarma paketleri, hibeler, krediler, borç ertelemeleri yaptı. Sonunda anlaşıldı ki, Yunanistan resmi verilerle oynuyor, rakamları değiştiriyordu.

Brezilya’da da benzer şeyler oldu. Nihayet, Brezilya artık resmi istatistiklerin doğru ve güvenilir olacağı konusunda taahhütte bulunmak zorunda kalınca uluslararası destek alabildi. Türkiye’de zaman zaman ekonomik veya finansal krizlere girse de istatistik veya verilerle oynama türü bir isnadı yaşamadık.  Bugüne kadar TCMB, Hazine ve TUİK istatistiklerine güven duyuluyordu.

Yapmayın beyler, kurumları bitirmeyelim, bu kurumlar, uzmanlıklar toprağa fidan dikerek ya da kampanya açarak kurulmuyor.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar