Psikolog kimdir? Psikoterapi nedir? Hangi durumlarda bir psikoloğun kapısını çalmam gerekir? Bu süreç ne kadar sürer? Gibi insanların zihninde yer bulamayan psikolojiye dair bu başlıca soruları cevaplayarak başlamak istiyorum yazıma. Tanışma esnasında, üst üste gelen soruları dinlediğimde ve kaygılı bakışları gördüğümde diyorum ki evet şimdi ona söylemeliyim ‘ zihin okumuyorum, tüm kişilik örüntünü de çözmüş değilim ve benimle paylaşacağın probleminle ilgili bilmelisin ki elimde bir sihirli çubuğum yok’. O halde kimdir psikolog diyerek kolları sıvayıp başlıyorum anlatmaya. Psikolog sanılanın aksine bir deli doktoru da değildir. Psikolog yaşadığınız sorunlar hakkında sizlere farkındalık yaratmaya çalışırken, duygu düşünce ve davranış değişimlerinizin kaynaklarını inceler. Kişinin sorun çözme becerisinin geliştirilmesinde destekçi olurken, yaşadığınız ruhsal sorunların altındaki sebeplere dair hipotezler oluşturarak almış olduğu terapi eğitimlerinin tekniklerini kullanır ve sizlere bir tedavi planı oluşturur. Psikoterapi ise bu iyileştirici tedavi planının adıdır. Bu tedavi planı herkese göre farklılık göstermektedir. Psikoterapinin yol haritası, ne sıklıkta ne kadar görüşüleceğini danışan ve terapist birlikte planlar. Danışanın izni olmadan, kişinin anlattıklarını başka biriyle paylaşmamak ise psikoterapinin en temel ilkesidir.

Peki! hangi durumlarda psikoloğa ihtiyaç duyuluyor? Genellikle bir tanı alarak kapıyı çalan danışan sayısı oldukça fazla. Depresyon, yeme bozuklukları, fobiler, cinsel bozukluklar ve travma gibi çeşitli sebeplerden dolayı danışanı klinikte görmek mümkün oluyor. Çoğu insan ise eskisi kadar işlevsel olarak hayatını sürdüremediğinin farkında değil oysaki. Tam da burada başlıyor psikoloğa gitmek için deli olma hikayesi. Ciddi bir semptom ( belirti ) arıyor kendinde. Sürekli var olan baş ağrılarının, mide bulantılarının farkında değil maalesef. Bu nedenle duygusal açıdan iyi hissetmediğinizde, sürekli karşılaştığınız sorunların çözümünde yetersiz kaldığınızda da bir psikoloğa ihtiyaç duyabilirsiniz. Gelen danışanların ilk merak ettiği ise bu psikoterapi sürecinin ne kadar süreceği oluyor. Üzülerek bunun zamanının belli olmadığını, problemin derinliğine göre sürecin değişiklik göstereceğini söylüyorum.

Ülkemizde ruh sağlığı alanında ki yasal boşluklardan dolayı yetkisiz birçok kişi psikologculuk oynayarak bu alanda hizmet verdiğini iddia etmektedir. Bu nedenle gideceğiniz uzmanın yeterlilik sahibi olmasına dikkat etmelisiniz. Gizliliğe önem veren, kendini yetiştirmiş koçluk değil de psikologluk yapan iyi bir uzman düşük olan hayat performansınıza katkı sağlayabilecektir.