AKP’nin Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan, “Millet Kıraathanesi Kuracağız” dedi. Öyle iskambil oyunlarının oynandığı yer değilmiş, kitaplarla dayalı döşeli kütüphane olacakmış gençler orada kitabını alıp okuyacakmış!
Milyonlarca öğrenci karne aldı. Aslında karneyi alan öğrenciler değil, Milli Eğitim Bakanlığı oldu. Mesela Bakan İsmet Yılmaz’a veliler ve öğretmenler not verse bakanın karnesi nasıl olurdu?
LGS’den tutun da, Öğretmen performans notuna, liyakatın hiç aranmadığı atamalardan her yıl deneme tahtasına dönen sınav sistemine kadar hepsini değerlendirsek acaba MEB’in karnesi nasıl olur?!
AKP İktidarı döneminde 6 Milli Eğitim Bakanı değişti. Her gelen bir öncekinin getirdiği sistemin kötü olduğunu ve değişmesini söyledi. Ve olan çocuklarımıza oldu.
Hele ki bir yaz saati uygulaması getirdiler hepimiz perişan olduk defalarca gündeme gelmesine rağmen inatla uygulamayı sürdürdüler.
Şimdi de gençler kitap okusun diye Kıraathaneler kurulacakmış! Hatırlayın PISA sonuçlarında okuduğunu bile anlamayan bir nesil vardı maalesef. E o zaman soralım;bu Kıraathaneler ‘Nitelikli mi olacak? Niteliksiz mi?’
Yani özetle 16 yıllık iktidar bu sene de sınıfta kaldı!
Hepimizin geleceği çocuklarımız... Elbette bu düzen böyle gitmeyecek. Bilim dışı hurafelerden saçma sapan müfredatlardan çocuklarımız kurtulacak. Fikri hür, Vicdanı hür, İrfanı hür nesiller yetiştireceğiz. Çocuklarımız yine her sabah ‘ANDIMIZ’ı okuyacaklar.
“KİNDAR NESİL” değil! Çağdaş, Atatürk ilklerini benimsemiş ve o yolda yürüyen ilim irfan sahibi nesil!
İşte biz böyle bir nesildik. Kinden kavgadan uzak, kapısının önünde, sokakta oyunlar oynayan çocuklardık...
ADİLE NAŞİT’in ‘İnce’cik sesinden masallar, ninniler dinleyen çocuklardık...
Peki şimdi! Ekranlarda sabah akşam bağırıp çağıran birileri, yeni çağın gereksinimlerinden uzak, dar kalıpların içine hapsederek çocuklarımızı büyütmek istiyor.