Ülkemiz,  70 li yıllarda hayvan popülasyonu yönünden yedinci sıradaydı...

Kendi kendimize yetiyorduk.

Birde Avrupa ve dünyaya da ihraç ediyorduk.

İhraç kalemlerimizin çoğunluğunu tarım ve hayvancılık ürünleri oluşturuyordu.

Bugün var olan ve hayvanlardan geçen Brusella dahil onlarca hastalık o tarihlerde yoktu.

Bugün salgın olan hayvan hastalıkları 70’li yılların sonlarında söndürülmüştü.

Günümüzde ise AKP’nin Tarım ve hayvancılığı bitirme projelerinin sonucu; Sudan’dan 500 ton at, eşek ve katır eti ithal ediyorduk.

Yetmiyor;

500 ton at, eşek ve katırın da aralarında bulunduğu hayvanların sakatatları gümrük vergisi uygulanmadan ithal edecek duruma düşüyordu.

Ülkemiz verimli toprak cennetiyken AKP hükümeti Sudan, 2015’te tarımsal işbirliği anlaşması imzalamış, tarım üretimi için Sudan’da 99 yıllığına kiraladığı arazilerde üretime başlayamamıştı.

Öyle ya; kendi topraklarında tarımı, hayvancılığı, üretimi öldüren bir hükümet, Allah’ın ittirettiği Sudan’da mı tarım yapacaktı.

Komik olmayalım.

Bu hayal bile değil, sadece ülke varlığını Sudan’a peşkeş çekmekti.

Öyle de oldu.

Ne garip ki;

Peşkeş tüm hızıyla sürüyordu.

Tayyip başkanlığındaki hükümet, Sudan’dan tarım ürünleri ve canlı hayvan ithal etme yolunu açıyordu.

TBMM Dışişleri Komisyonu’nda geçen hafta görüşülerek kabul edilen ve yakın zamanda genel kurulda kabul edilerek yürürlüğe girmesi öngörülen anlaşmayla, birçok tarım ürünü için Sudan’a yüzde 100 kota içi tarife indirimi uygulama kararı alıyordu.

Sudan’dan büyükbaş ve küçükbaş hayvan, tereyağı, yumurta, bal, patates, domates, sarmısak, üzüm, buğday arpa ve mısır ithal edilecek.

İthal edilecek ürünler arasında at ve eşek eti ile sakatatları da bulunuyor.

Hatırlayın;

Daha önce milyonlarca Müslümanı katleden Sırbistan’dan da et ve tarım ürünleri ithali yapmıştık.

Tayyip onaylamıştı: Bosna Hersek’ten de eşek ve domuz eti ithal edilecekti...

Üstelik, vergi sıfır olacaktı.

Oldu da.

AKP hükümeti yasa ile domuz etini kasaplık etler statüsüne sokmuştu.

Resmi Gazete'nin 7 Aralık 2016 tarihli sayısında yayınlanan tebliğe göre, Et ve Süt Kurumu, Moldova Cumhuriyeti'nden 500 ton taze, soğutulmuş veya dondurulmuş domuz eti ithal edecekti.

Tabii ki; etti de...

Ardından marketlerde domuz eti rahatlıkla satılır olmuştu.

Yediğimiz gıdaların içi domuz ürünleri kaynıyor.

Domuz, at, eşek eti ile sakatatlarını kim yiyor?

Tabii ki, “helal et” damgasıyla sözde dini bütünler!

Ben yemeyeceğime göre.