Bugün milyonlarca esnafı, yatırım yapan, teknolojisini yenileyen, eleman alan şirketleri ilgilendiren yeni nesil yazarkasa POS konusuna değineceğim.
Rastlantıya bakınız ki 9 Ocak 2016 tarihinde de aynı konuyu, başka bir açıdan ele almışım.
O tarihteki yazımda Maliye Bakanlığı’nın vergi kaçağını önlemek için 2103 yılında çıkardığı yeni nesil ödeme kaydedici cihazlara değinip şöyle devam etmiştim:
Bu yeni yazarkasalar, online olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’na (GİB) bağlı olacak, kesilen her fiş GİB’e de ulaşacaktı.
Maliye de bu verileri inceleyip işyerlerinin vergi kaçırıp kaçırmadığını kontrol edecekti.
Aslında mantık iyi de gelelim sistemin işleyişine...

Maliye, kademeli bir geçiş uygulamasını başlattı ve 2013 yılında ilk olarak yol kenarı otopark hizmeti verenlere, özellikle restoran ve içkili mekânlar ve dışarıya servis yapan işletmelere yeni yazarkasa POS kullanımını zorunlu hale getirdi.
Diğer işletmeler için ise bu süre 1 Ocak 2016 olarak belirlendi.
Gerçi şu sıralarda Gelir İdaresi Başkanlığı, bu ay itibarıyla yeni yazarkasa POS kullanmak zorunda kalan işletmeler için yine bir kademeli geçiş hazırlığında yani erteleme gündeme gelebilir.
(Erteleme yapıldı da...)
Bu yıl itibarıyla da (2016) artık seyyarların dışında masaüstü yazarkasalar da değişecek.
Yani bu yıl 2 milyon yazarkasanın değişmesi gerekiyor.
Yüz milyonlarca liralık bir pazardan söz ediyoruz.
Gelelim bugüne...
1 Ocak 2018 itibarıyla 2014 yılı cirosu 150 bin TL’nin altında olan işletmeler, yeni nesil yazarkasa kullanmaya başlayacaktı, zorunlu olarak.
Ancak Maliye Bakanlığı, yılın son ayında bir karar alarak eski nesil ödeme kaydedici cihazların mali hafızaları doluncaya kadar kullanabileceğine karar verdi.
Bu esnaf için olumlu bir karar, çünkü yeni nesil yazarkasaların fiyatı bin TL’nin üstünde.
Ancak yerli ve yabancı birçok şirket, hükümetin aldığı bu karara güvenerek yatırım yaptı, eleman aldı, servis ağı kurdu, var olan ağlarını geliştirdi.
Çoğu da kara, masa üstü yazarkasaların değişimi ile geçeceği üzerine kurmuştu planlarını.
Şimdi sektörde derin bir sessizlik, büyük bir hayal kırıklığı var.
Çoğu eleman çıkarmaya, servislerinin sayısını azaltmaya, bu alanda yaptıkları Ar-Ge yatırımlarını durdurmaya hazırlanıyor.
İşin en önemli noktası ise şu:
Maliye, bu sisteme (dünyada başka bir örneği olmayan), vergi kaçağını önlemek için geçilmesi kararını almıştı.
Yeni nesil yazarkasalardan çıkan her fiş, online olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’nda kurulacak olan veri merkezine gidecekti.
Maliye de bu verileri inceleyip vergi kaçağı olup olmadığını kontrol edecekti.
Bu veri merkezinin kurulması için milyonlarca dolar harcandı.
2014 yılından beri zorunlu olarak kullanılan yeni POS cihazlarından çıkan her fişin bilgisinin GİB’e gitmesi gerekiyordu.
Ancak ortada böyle bir merkez yok, kurulmasından da vazgeçildi.
Soru şu:
Madem hiçbir işe yaramayacaktı, madem veri merkezinden vazgeçilecekti neden bu kadar harcama yapıldı?
Yüzbinlerce işyeri POS’larını değiştirdi, onlarca şirket kuruldu.
Bu işten kazançlı çıkanlar kim ya da hangi şirketler, hangi hükümete yakın isimler?