BENCE DE MONTRÖ’DEN ÇEKİLELİM...

Türkiye Cumhuriyetinin,
Büyük Millet Meclisi Başkanı...

Aslında .!.
Gönlündeki,
Aslanı uyandırarak...

Çoluk çocuğunun gideceği haritanın yolunu çizerek...

Hayatının “ cümlesini “ kurdu...

Peki ne dedi ?

CUMHURBAŞKANI İSTERSE MONTRÖ SÖZLEŞMESİNDEN ÇEKİLEBİLİR...!

.
Klavye şövalyeleri ayaklanmış...
Allaaaaah !
Nasıl,
Böylesi cümle kurabilir ?

Başkan,
Montrö boğazlar sözleşmesini bilmiyor...
Montrö demek !?
Türkiye’nin kuzey kalesidir...
Montrö demek !?
Anadolu’nun Rumeli kilidi demek...
Montrö demek !?
Bekamızın ta kendisi demek...
...
İcraatta,
Sokakta,
Sahada olmayan...!

İsimlerini gizleyerek,
Klavye kahramanlığı yapan “ sahte aydınlara “ sesleniyorum...
.
Yazımın başlığında dediğim gibi,
Bence de Montrö sözleşmesinden çekilelim .!.?

Çünkü,
TBMM başkanı ve hizmet ettiği zihniyet...
Doğru söylüyor...

Vahdettin İngiltere’ye kaçarken,
Tüm Deniz yolları açıktı...
Oysa,
Montrö den sonra o yollar kapandı...
Açalım...
Çekilelim ki !
İkinci Vahdettin gemisi kolay kaçsın...
.
Yoksa,
Nasıl şövalye kahramanlarını “ imtiyazlı sınıf “ olarak besleyebiliriz...?
Nasıl ?
Katkılarıyla,
Atatürk cumhuriyetini,
Ortaçağ karanlığına uğurlayabiliriz ?
...
Dolayısıyla sonuçta...
Ya ikinci,
Vahdettin gemisi...
Ya da,
Atatürk cumhuriyetinin devamı...

Önceki ve Sonraki Yazılar