Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

“Bir kuşak, bir yol”

Modern İpek Yolu…

Veya aslında:

“Kıtalararası Stratejik Ortaklık” (KSO)

Yeni bir dünya, daha doğrusu önemli bir “barış içinde işbirliği alanı” kuruluyor.

Aslında, adını sıkça zikrettiğimiz Amerikan saldırganlığı kapsama alanı dışında Avrasya Yaşam Bölgesi ‘nin içine Afrika’nın da katıldığı dipten ve sağlam ekonomik temellerinin oluşturulduğu bir sürecin ta kendisi!

Bu proje, eski kıtalar Avrupa, Asya ve Afrika ülkelerinin barış içinde bir arada yaşamalarının sağlam bir zemininin anahtarı.

Tabi bunun için temel bazı şartlara uymak zorunluluğu var.

***

Çin Halk Cumhuriyeti’nde son 40 yıldır yürütülen reformlar sonucu ekonomi istikrarlı bir şekilde inanılmaz ölçüde büyüdü.

Ekonomisi hızla ve tereddütsüz olarak büyüyen Çin başta Afrika ülkeleri olmak üzere dünyanın hemen her yerinde ekonomik varlık göstermeyi başardı.

Özellikle 2013 yılının sonlarına doğru Devlet Başkanı ve Çin Komünist Partisi lideri Xi Xinping, Modern İpek Yolunu 21. Yüzyılın en büyük ekonomik işbirliği modeli ve projesi olarak açıkladı.

Çin Dış Politikasının temel vizyonları ve köşe taşlarından olan bu projenin yeni ismi artık “Bir Kuşak, Bir Yol” oldu.

Çin’in “Bir Kuşak, Bir Yol “ projesi ile yeni bir İpek Yolu kuruluyor ve Çin’in 100. Kuruluş yıldönümü olan 2049 yılına kadar 68 ülkede şimdilik 8 trilyon dolarlık alt yapı yatırımları öngörülüyor.

Bu yatırım ve dönüşüm sürecinin elbette sadece ekonomik değil, siyasi, kültürel ve sosyal değişim projesi olduğu kesin.

Eğer başarılı bir şekilde uygulanabilirse, farklı sosyo -ekonomik yapılardaki ülkeler ve hatta dünya barışı için en büyük güvence olmaya namzet bir proje olacağı kesin.

***

Ama bunun için Çin’in ve Çinlilerin unutmaması gereken bazı en temel yaklaşımlar var:

--- Çin, bu projeyi kar amaçlı sade bir ekonomik yatırım olarak görmemeli.

--- Çin bu proje kapsamında sadece büyük altyapı yatırımlarıyla kalmamalı.

--- Çin, bu “Bir Kuşak, Bir Yol” projesiyle proje kapsamındaki ilgili ülkeleri kesinlikle klasik bir yaklaşımla sömürge “pazar” olarak görmemeli.

--- Çin, ilgili ülkelerde o ülkeler ile birlikte tarım ve sanayide üretime dönük ortak yatırımlara ve ortak teknolojik ARGE çalışmalarına ağırlık vermeli.

Bunları ise, ancak Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından yönetildiği ve yönlendirildiği sorumluluğu ve gerçekliğini unutmadan yapabilir.

Ve Türkiye de kısa bir süreden beri bu proje kapsamına alındı.

Artık genellikle çırak çıkarıldığımız Atlantik veya ikili sözde “Stratejik Ortaklık” dönemlerinden alternatif “Avrasya Stratejik Ortaklığı” (ASO) veya “Kıtalararası Stratejik Ortaklık” (KSO) dönemine giriyor olduğumuzu iktidarıyla ve muhalefetiyle önce bizim anlamamız gerekiyor.

Ancak bunu anlayabilirsek ve buna uygun politikalar geliştirebilirsek yeni kurulan dünyada hak ettiğimiz yeri elde edebiliriz.

Tabii elimizdeki değerlerimizden vaz geçmeden.

Dostça, kardeşçesine

Önceki ve Sonraki Yazılar