Ömer Adıgüzel

Ömer Adıgüzel

Guernica

Guernica

1937 yılında İspanya iç savaşa sürüklenmiş, Francisco Franco’nun başını çektiği askeri bir grup İspanya hükümetini devirmek için girişimde bulunmuştur. O dönemin Nazi Almanya’sı ve faşizmle yönetilen İtalya yönetimi de Franco’ya destek verir.

Guernica İspanya’nın Basque bölgesinde yer alan bir kasabadır. Franco, aldığı destekle 26 Nisan 1937 tarihinde Guernica’yı bombalar ve kasaba sivil halkıyla birlikte adeta yok edilir, büyük bir katliam yapılır. Beş bin nüfusa sahip Guernica'da 1654 kişinin öldüğü ve çok sayıda sivilin yaralandığı kayıtlara geçer. O güne kadar görülmemiş şiddetteki bombardımanla Guernica yerle bir edilir.

İspanyol bir sanatçı olan Picasso o dönemde Paris’te yaşamaktadır ve İspanya Hükümeti Paris Dünya Fuarı için İspanya’yı temsil etmek üzere Picasso’ya bir duvar resmi ısmarlamıştır. Picasso bu görevi aldıktan çok kısa bir süre sonra Guernica kasabasında yaşanılanları basın yayın organlarından öğrenince Guernica’yı yapacağı çalışmanın ana konusu olarak seçer. 

Ardından faşizmin bıraktığı korkunç izi ve savaşın şiddetini, kullandığı sembollerle ve eşsiz mecaz diliyle aktardığı muhteşem eser ortaya çıkar. Faşizme karşı sanatsal duruşun en önemli örneklerinden birini veren Picasso, imgelerle ifadenin de en önemli örneklerinden birini ortaya çıkarmış olur. Picasso, insan onurunun temel değerlerinin yok edilmeye çalışıldığı bir savaşta, olanlara ilgisiz kalmamış ve yaşatılan bu vahşeti, savaşın yok ediciliğini, yok edilen onlarca insanın öykülerini yaptığı resimle çok başarılı bir şekilde yansıtmıştır.

Savaş tüm beyaz ve mavi renkleri öldürmüş, geriye siyah ve gri tonları bırakmıştır. Picasso Guernica’da gri ve siyahı anlatır. Renklere başvurmaz. Çünkü geriye sadece savaşın külleri kalmıştır, küllerin de temsil edebileceği coşkulu bir renk yoktur. Cansız bir anlatım resmin odağını oluşturmuştur. Guernica, 3,5 metre yükseklikte, 7,8 metre genişlikte yapılmış ve günümüzün en büyük savaş karşıtı yağlı boya bir resimlerden biri olarak sanat tarihinde yerini almıştır.

Resmin merkezinde, sırtında mızrak ile ölmekte olan bir at, elinde bir lamba tutarak pencereden sarkan ve acılar içinde bir kadın figürü; solda bir hayvan figürü ve ön planda da ölmüş bir insan figürü bulunmaktadır. At, insanın en yakın dostudur ve insanlığın şiddet karşısında teslim oluşunu sembolize etmektedir. Boğa ise gücü, vahşeti simgelemesinin yanı sıra İspanya kültürü açısından boğa güreşlerinin hep yenileni olmasıyla resimdeki yerini alır. Boğa geçici bir zafer yaşadığını sanırken aynı zamanda başını tüm olan bitene karşı çevirmiş, tüm vahşete sırtını dönmüş gibi görünmektedir (Siyasal iktidarlar neden oldukları tüm vahşetlere tarihin her döneminde sırtlarını dönmüşlerdir).

Boğanın yanında net olmayan figür güvercindir ve güvercin, gelmesi gereken barışı temsil eder. Atın yanına düşmüş askerin kırılmış kılıcı, yenilgiyi sembolize ederken aynı zamanda kırılan kılıcın hemen yanı başında açan tek bir çiçek umudun mesajını güçlü bir biçimde verir.

                Guernica savaş karşıtlığının en güçlü resmi olduğu kadar, her şeye rağmen gelecek güzel günlerin habercisi ve umudun müjdecisi gibidir. Bu nedenle hiçbir siyasi güç, sanat veya sanatçının doğrudan ya da Guernica gibi dolaylı ifade edilen eleştirisini yok edemez.

Önceki ve Sonraki Yazılar