Ülkede harika spor dergileri çıkıyor. Socrates kasım sayısı yine dopdoluydu. Erol Bulut röportajından acı bir klişeyi aktarmak isterim: “Ben 12 yaşında pozisyon kaymalarını biliyor ve uygulayabiliyordum. Türkiye’de 12 yaşını bırakın; U17 maçında bile bunu görmek çok zor. Malatya’da kaç tane oyuncuyu A takıma çıkardım... Adam nerede duracağını bile bilmiyor. Her takımda böyle... Burada yeterli hocalık eğitimi yok, gidip dışarıda alınmalı...”

***

Köşemin adı önliberobik... Futbolun iyice defansif fırsatçılığa evrilmiş haline modern futbol dendiğini, 12 ila 14 kilometre -darbeli- koşabilen kabzımalların topçu olduğunu, kamuoyunda önlibero denilen vatandaşların ilk 11'de sayılarının arttığını, bunun iyi olmadığını bu köşede hep okudunuz...

Ama bu yıl süper ligde işin dışkısı fena çıktı... Nzonzi, Seri, Lemina ve hatta Belhanda'lı GS'yi düşünün örneğin; arada sırada o bölgede solbek Ömer oynayıp iki ileri dribling yapınca insanlar "vaovv" çekecek hale geldi. Mahmut, Azubuike, Topal, İrfan'lı Başakşehir... Gustavo, Emre, Tolga, Ozan'lı Fenerbahçe...

Bu kadar önliberolu takım arasında sahaya dört buçuk hücum karakterli oyuncuyla çıkan Rıza Çalımbay Sivasspor’unun lider olması absürd bir durum değil...

***

Yapılması gereken daha önce önerdiğim futbol aklı kurullarıdır. İşadamı yöneticiler, lümpen ve alfa karakterli hoca(!) düşkünü taraftar yığınları camiaların futbol aklı olmamalıdır. Örneğin çoğunluğu yabancı futbol uzmanlarından oluşan kurullar futbolu yönetiyor olsa Aykutçuluk ve Ersunculuk gibi saçma yığınlar ortada olmaz, olamaz. Hem Konyaspor hem Fenerbahçe şu an oyun içinde oyun kurabilen hocalara sahip olur..!

Konyaspor - Beşiktaş maçını izlediniz mi Aykutçular? Yediği gol sonrası tek starını solbeke çeken, 18 dakika gol için hiçbir şey yapmayan Aykut Kocaman'ın futbol doğruları ile mutlu musunuz? Böylesi bir edeplice yenilme hali Fenerbahçe’ye karşı olsa Aykut Kocaman için apaçık şike yaptı, bilerek yenildi denirdi. Aykut kovuyor ama n’olur ona yetenekli birkaç topçu alın zorla. O meşhur 66. ya da olmadı yenikse son 10 dakikada oyuna alsın bari. İzlediğim en ilginç maçtı, unutmayacağım; Aykut Kocaman olmazsa küme düşmeye oynuyoruz psikolojisi ile onu sevmeye çalışan Konyaspor taraftarına acıdım izlerken o dramatik dakikaları...

Ya Ersuncular? Hiçbir planı olmayan takımın topu dolandırıp 40 yaşındaki Emre'nin atacağı ara/uzun topu beklemesi nasıl bir acziyettir? Ersun’un sonu is coming...