S. Ersu Hızır

S. Ersu Hızır

Cahil cesareti

Dünyamızın en önemli sorunu eğitim. Eğitimsiz insanın sonunu düşünmeden yaptığı hareketler dünyamızın büyük problemi.
Bu sorunu bilimsel olarak inceleyen Dunning ve Kruger adlı iki Amerikalı bilim adamı incelemeleri sonucu Nobel ödülüne layık görüldüler.
Psikolojide “İllisory Superiorty” diye tanımlanan ‘kendini üstün görme’ diye tanımlanan ruhsal bir rahatsızlık.
Bu rahatsızlık; bilgisini ölçme yetisi ve bilgi birikimi olmayan kişilerin kulaktan duyma bilgilerle, kendilerini herşeyi bilen kişi olarak görmeleri.
Böyle gördükleri için ben bu işi yapabilir miyim diye düşünmeden, her makama oturmak istiyorlar.
Başkan, bakan, müsteşar, genel müdür, müdür şef olmak için arayışa girip her yolu deneyip zorlama ile bir yerlere gelmeye çalışıyorlar.
Bu nedenle, dünyanın hemen her ülkesinde, daha az bilgili olanlar başa geliyor.
Sizce ülkemizde nasıl?
Niçin böyle oluyor?
Nobel ödülü alan bu iki bilim insanı ABD’de bir okulda inceleme yapıyorlar.
Öncelikle, incelemeye tabi tutacakları öğrencilerin bilgi seviyelerini ölçüyorlar.
Öğrencileri; bilgi seviyesi yüksek ve bilgi seviyesi düşük (alt düzey) olanlar şeklinde belirleyip, gruplandırıyorlar.
Sonra sınava tabi tutuyorlar.
Sınav sonucu öğrencilere tek tek sınav nasıl geçti sorusu soruluyor.
Bilgi seviyesi alt düzey olanların tümü ‘sınav kolaydı, çok iyi geçti’ şeklinde yanıtlıyorlar.
Bilgi seviyesi yüksek olanların tümü ‘iyi değil bilmiyorum, yaptım ama eksiklerim var’ şeklinde yanıtlıyorlar.
Sonuçlar açıklandığında;
Bilgi seviyesi yüksek olan gruptaki öğrenciler 85-100 puan alırken, Bilgi seviyesi alt düzeyde olan gruptaki öğrenciler 5 - 30 puan alıyorlar.
Bilim adamları bu inceleme sonucunda bilgi seviyesi düşük, nitelik olarak yeterli olmayan gruptaki öğrencilerin;
kendi bilgi seviyelerini değerlendirecek bilgi ve kapasiteye sahip olmadıklarını, bildikleri yetersiz, kırıntı bilgileri çok önemli görerek aşırı cesaret gösterdiklerini belirliyorlar.
Bilgi seviyesi yüksek olan öğrenciler, bildikleri kadar bilmediklerini de bildiklerinden mütevazı, alçak gönüllü davranmayı yeğliyorlar.
Araştırma sonucunda; cahillerin atak, öne geçme, kavgacı, ihtiraslı davranışları bilgili olanların mütevazı, nezaketli davranışlarının önüne geçiyor.
Bu nedenle az bilgili olup ta bir yerlere başkan, bakan, genel müdür olanlar cahilliklerini kapatmak için kavga çıkarıp, makam güçlerini kullanarak karşısındakileri susturmaya çalışırlar.
Maiyetinde kendisinden daha bilgili, yetenekli olanları türlü ayak oyunları, komplolarla tasfiye ederek saf dışı ederler.
Bilgili olanlar ise, sakin bir şekilde bildiklerini açıklar, insanlara kendi bildikleri doğruları ya da yanlışların ne olduğunu anlatırlar.
Darwin’in “Cehalet öğrenme arzusu yerine abartılı bir özgüvene neden olur” sözü tam da bu gerçeği anlatmıyor mu?
Günümüz de bilgisi yetersiz olduğu halde kendisini çok bilgili imiş gibi gösterenler gelişmiş ülkelerde psikolojik tedaviye tabi tutuluyorlar.
Çevrenizde ki insanları sakince izleyip nasıl bir ruh yapısına ve bilgi seviyesine sahip olduklarını anlayabilirsiniz.
Bilgili gelişmiş bir toplum olmak istiyorsak, cahil, bağırıp çağıran hakaret eden kişilerden uzak durmalıyız.
Ben bir kişiyim tek başına ne yapabilirim demeyin.
Ünlü düşünür Konfüçyüs’ün, “ Dağı Yerinden Oynatan Adam Küçük Taşları Taşıyarak İşe Başlar” sözünü unutmayın.

*Bugün Anayasa Referandum oylaması yapılıyor, sandığa gidip oyunuzu kullanmayı ihmal etmeyin.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar