S. Ersu Hızır

S. Ersu Hızır

Özgürlük ve Naim Süleymanoğlu

Geçtiğimiz hafta Türkiye’ye halter branşında ilk olimpiyat ve dünya şampiyonluğunu kazandıran Milli haltercimiz Naim Süleymanoğlu vefat etti.
Bulgaristan’ın Kırcaali kentinde 23 Ocak 1967 tarihinde dünyaya gelen Süleymanoğlu’nun spor yaşamı başarılarla dolu.
Bulgaristan göçmeni Türk halter sporcusu Naim Süleymanoğlu spor yaşamına çocuk yaşlarında Bulgaristan’da başlar.
Naim Süleymanoğlu ilk dünya rekorunu 15 yaşında kırdı.
Bu rekorla 1982 yılında Brezilya’da düzenlenen dünya gençler şampiyonasında iki altın madalya kazanarak dünya şampiyonu oldu.
On altı yaşında dünya rekoru kırarak tekrar şampiyon oldu.
Böylece halter sporunda en genç dünya rekortmeni unvanını aldı.
Küçük yaşta kazandığı şampiyonluk ve kırdığı dünya rekoru sonrası duygularını verdiği röportajlarda, katıldığı programlarda “Yaş küçük başarı büyük insanın aklı başından gidiyor. Ben oldum. Harikayım. Ego tavan. Yıldız tutulması beni de etkiledi. Antrenörüm beni toparladı. Çabuk atlattım.
Disiplinli çalışmaya devam ettim” diyerek ifade eden Naim Süleymanoğlu, 1984, 1985, 1986 yıllarında dünyanın en iyi haltercisi unvanını aldı.
Bulgaristan’da yaşayan Türk azınlığa uygulanan baskılar giderek artıyordu.
Baskılardan kurtulabilmek için Bulgaristan’dan kaçmalı idi.
Bu düşüncesini gerçekleştirebilmek için daha çok çalışmalı, başarılı olmalıydı.
Bu düşünce, hırs ve motivasyon veriyordu.
Bulgaristan 1985 yılında Türk azınlıklara Bulgar isimleri alma zorunluluğu getirince, adını Naum Sulejmanow olarak değiştirmek zorunda kaldı.
Bu onun kaçma hırsını ve bunun için başarma isteğini daha da kamçılamıştı.
Avusturalya’nın Melbourne kentinde düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası’nda şampiyon olduktan sonra Konsolosluğumuza sığınarak Türkiye’ye iltica etti.
Türk vatandaşı oldu.
Özgürlüğüne kavuşmuştu.
İlk kez Seul olimpiyatlarında ülkemizi temsilen yarıştı.
Şampiyon oldu.
Bayrağımızı göndere çektirdi.
Hepimizin gururu oldu.
Boy 1.47, kilo 60 dünya ve olimpiyat şampiyonu.
Dile kolay dokuz kez Avrupa, sekiz kez Dünya, üç defa Olimpiyat şampiyonu olmak, altmışın üzerinde dünya rekoru kırmak ve uzun süre zirvede kalabilmek…
Time dergisi 3 Ocak 1988 tarihinde onu kapağına taşırken “Everybody Wins” ‘Herkes Kazanır’ başlığını atıyordu.
Zirveye çıkmak başarı ama uzun süre zirvede kalabilmek daha büyük başarı.
Bunu başardığı için ona “Cep Herkülü” ya da “Küçük Dev Adam” deniyordu.
Türkiye’ye şampiyonluklar, madalyalar armağan eden “Küçük Dev Adam” güle güle…
Işıklar içerisinde uyu…
Naim Süleymanoğlu bize çok şey öğretti ve kazandırdı.
Özgür olabilmek için neleri nasıl başardığını anlattı.
Türkiye’ye iltica edince Bulgaristan’da Türk azınlıklara uygulanan baskılar dünya kamuoyunun gündemine taşındı.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dünyadaki tüm Türklerin güvencesi olduğunu gösterdi.
Başka bir ülkenin himayesinde yaşayınca dilini, dinini özgürce yaşayamadığını hatta adını bile nasıl değiştirmek zorunda kaldığını öğretti.
Bugün özgürce yaşayabiliyor, dilimizi konuşuyor, ibadetimizi rahatça yapabiliyorsak bunu Laik Demokratik Cumhuriyet’imize borçlu olduğumuzu unutmamalıyız.
Bizleri sömürge yapmak isteyen, Anadolu’yu işgal eden, emperyalist ülkeleri savaş meydanlarında yenerek Bağımsız Türkiye Cumhuriyet’ini kuran, Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarını bir kez daha minnet, şükran ve saygıyla anıyorum.
Şampiyon olabilirsin ama özgür değilsen bir anlamı yok diyerek Türkiye’ye iltica eden ve özgürlüğüne kavuşan “Cep Herkülü” Naim
Süleymanoğlu’na Allah’tan rahmet, Türk milletine sabırlar diliyorum…

Önceki ve Sonraki Yazılar