Süleyman Karan

Süleyman Karan

SURİYE'NİN ÖTESİNDE KIBRIS VAR

Bugüne kadar, Ortadoğu söz konusu oldu mu Kıbrıs'ın adı pek geçmezdi. Arap, Kürt ve Acemler arasındaki gerilimler ve savaşlar arasında anılırdı Ortadoğu. Bir Kıbrıs meselesi vardı, ancak sanki bu mesele hep daha Avrupai bir mesele gibi ele alınırdı. Bundan böyle öyle olmayacak, belki de Kıbrıs, gelecekte Ortadoğu ve Avrupa ülkelerinin, ve tabii ki ABD ve Rusya'nın yeni gerilim odağı olarak yıllar boyu anılacak. Zira tarih boyunca jeostratejik önemiyle öne çıkan Kıbrıs, bu özelliğinin yanı sıra, Doğu Akdeniz doğalgaz yataklarının paylaşımında, en büyük kavganın döneceği bir cephe olacak gibi görünüyor. Yapılan arama çalışmaları, Kıbrıs kıta sahanlığındaki alanlarda ciddi bir doğalgaz rezervi olduğunu ortaya koyuyor.


Doğalgazın var mı, derdin var!

Şu ana kadar yapılan keşiflere göre, milyarlarca metreküplük doğalgaz rezervleri tespit edildi. Özellikle adanın Rum Kesimi'nde, Limasol'un 160 kilometre güneyinde, 'Afrodit' sahasında 2011 yılında yapılan keşifle birlikte Türkiye'nin itirazları da yükseldi. Bu havza İsrail'ın kıta sahanlığında keşfedilen 'Leviathan' doğalgaz yataklarına oldukça yakın. Ankara'nın tezi, Kıbrıs Rum Kesiminin 2010 yılında İsrail ile vardığı ve deniz sınırlarının belirlendiği anlaşmanın, Türkiye Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yetki alanları yok sayıldığı için geçersiz olduğu... Ardından, İtalyan ENI 2018 Şubat ayında yaptığı açıklamada, 2,074 metre deniz derinliği olan 'Calypso' sahasında toplamda 3,827 metre derinliğe inilerek bir doğalgaz rezervine ulaşıldığını açıkladı. Fizibilite çalışmaları halen sürse de rezervin 169 milyar metreküp ile 226 metreküp arasında olduğu tahmin ediliyor.
 

Keşifler devam ediyor

Adanın kıta sahanlığında, 10 numaralı blokta arama çalışmalarını sürdüren Exxon ve Qatar Petroleum'un, 2019 Şubat ayı sonunda 'Glaucus-1' isimli sahada ilk tespitlerine göre ise 142 ile 227 milyar metreküp aralığında büyüklüğe sahip bir doğalgaz rezervi var. Kıbrıs Rum Kesimi'nden yapılan açıklamada, bu keşfin şu ana kadar Kıbrıs açıklarında bulunan en büyük rezerv olduğu vurgulandı.

Görünen o ki, çok derinde ve çıkarılmasının maliyetli olmasına karşın, Kıbrıs'ın kıta sahanlığında çok ciddi doğalgaz rezervleri bulunuyor. Ama Kıbrıs'ın gelecekte bir enerji savaşı ya da gerilim alanı olmasının sebebi salt bu yataklar olmayacak. Mısır ve İsrail'de keşfedilen doğalgaz yatakları o kadar iştah kabartıcı ki, asıl mesele bu doğalgazın hangi rota üzerinden taşınacağı konusu...
Eğer Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) bu rezervlerde söz hakkı olamayacaksa çatışma kaçınılmaz. Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi, Türkiye ve KKTC'nin bu zenginlikten pay almasını istemiyor. Ve başta Mısır ve İsrail olmak üzere doğalgaz rezervlerine sahip diğer iki ülkeyle kol kola hareket ediyor. Mısır bu konuda en radikal tutumu sergileyen ülke ve aynı zamanda en büyük rezervlere de o sahip.

 

Boru hattı nereden geçecek?

Yani ortada iki temel mesele var. Birincisi, Kıbrıs Adası'ndaki doğalgaz rezervlerinde KKTC'nin, dolayısıyla da Türkiye'nin söz hakkı olup olmayacağı, ikincisi ise Doğu Akdeniz doğalgazının hangi boru hattı rotasıyla dünyaya dağıtılacağı... Dağıtım için en ucuz ve efektif olanı Mısır'dan Kıbrıs'a oradan da Mersin üzerinden Avrupa'ya bir hat çizilmesi. Ancak Yunanistan ve Mısır'ın buna pek sıcak bakmayacağı aşikar. O zaman çok daha maliyetli Mısır'dan Girit'e bir hat gündeme geliyor. İşte bu mesele önümüzdeki birkaç yıl boyunca, Kıbrıs başta olmak üzere Doğu Akdeniz'de büyük bir gerilimin odağını oluşturacak.

Önceki ve Sonraki Yazılar