Plastik kirliliğine son verelim!

Plastik şişe vb. ambalaj malzemelerinin yarattığı kirlilik üst düzeyde. Köylerde dere yatakları, kentlerde sokaklar, parklar, boş alanlar plastik şişelerle dolu.

Görüntü kirliliği çok yüksek.

Plastiklerin özellikle gıdalarda kullanılanları insan sağlığı açısından tehlikeli.

Plastik ambalajların dibinde gözle çok zor görülse de üçken bir şeklin içinde bazı sayılar bulunmakta.

Bunlardan 3, 6 ve 7 olanları çok zararlı.

Diğerlerinin zararlarının daha az olduğu genellikle araştırmacılar tarafından kabul ediliyor.

Yoğurt kaplarının altını dikkatle inceleyin.

Üçgen içinde bazılarında 6 numaralı plastikten üretilmiş olduğunu ne yazık ki göreceksiniz.

Daha duyarlı olanlar ise 5 numaralı plastikte yoğurt satıyorlar.

Hiç olmazsa doğaya terkedilen plastiklerin azaltılması için Avrupa ülkelerinde ve Kanada gibi ülkelerde bu tür ambalajlara cam şişeler de dâhil olmak üzere zorunlu depozite uygulanıyor.

Örneğin Almanya’da marketlerde ambalaj kabul eden makineler var.

Her türlü boş şişeyi sırayla atıyorsunuz.

Makine ambalajı tanıyıp, her biri için bir değer (örneğin 50 cent) belirleyerek size en sonunda bir fiş içinde toplam değeri bildiriyor.

Diyelim ki makineye verdiğiniz ambalaj malzemelerinden 5 Euroluk bir fiş alıyorsunuz.

Bunu yaptığınız alışverişten kasada düşüyorlar.

Almanya’da çok iyi giyimli, bisikletli kadın veya erkeklerin parklarda şişeleri toplayarak marketlerde alışverişlerinde kullandıklarını gördüm.

Yine bu ülkelerde naylon torbalar için belli bir bedel alınıyor.

Örneğin 5 cent veya 20 cent gibi. Türkiye’deki Alman marketlerinin bazıları bu uygulamalarını ülkemizde de devam ettiriyorlar.

Bu durumda epeyce bir insan çantasında file, bez torba veya daha önce kullandıkları naylon torbaları taşıyorlar.

Bu gibi zorunlu ve yüksek değerde depozito uygulamaları veya naylon torbaların paralı olması gibi düzenlemeleri yapmak ülkemizde çok mu zor?

Zannetmiyorum.

Ancak bu tip ambalajları kullanan şirketler tüketimi sınırlayabilir endişesi ile bu gibi görüşlere pek yanaşmıyorlar.

Bazıları göstermelik kampanyalarla duyarlı oldukları mesajını vermeye çalışıyorlar.

Çok küçük istisnalarla naylon torbanın tümden yasaklanması ise çok yararlı olacaktır.

Fransa'da, 2020 yılında yürürlüğe girecek olan yasayla tek kullanımlık bardak, tabak, çatal, bıçak, kaşık gibi plastiklerin kullanımı ‘biyolojik materyalden yapılmadığı müddetçe' yasak olacak.

Fransa, söz konusu karar ile plastiği yasaklayan ilk ülke.

Fransa'da bu yıl süpermarketlerde plastik poşet kullanılması da yasaklanmıştı.

Kapitalist bir sistem içinde şirketlerin bu konularda duyarlı olmasını bekleyemeyiz.

Onlar en yüksek kar peşinde koşarken çoğu zaman halk sağlığını dikkate almıyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar