Millet İttifakı için Macaristan ve Malezya dersleri!

Otoriter yönetimin egemen olduğu Macaristan’da seçimleri Orban’ın kazanması bizim Tek Adamcıları sevindirdi.

6 partili ittifak orada iki partinin iktidarına karşı sandıktan yenildi.

****

Önce şu saptamayı yapalım, Türkiye’de değil 6 parti, 60 parti ittifak yapsa, ekonomik olarak ülke iyiye gidiyorsa Tek Adam sandıktan zaferle çıkar.

Nasıl ki AK Parti ekonomik krizin üzerinden iktidar oldu, ekonomik gidişatı düzeltemezse seçimi değil kazanması iki partinin yüzde 40 alması mümkün olmaz.

****

Macaristan örneği bunu bir kez daha kanıtladı.

Madde madde sıralayalım Macaristan’daki seçim sonucunu belirleyen etmenler:

1-Orban enflasyonu durdurdu. Macaristan’da enflasyon 4,5…

2-2010 yılında 11.17 olan işsizlik oranını 2020’de yüzde 4.35’e, 20227de yüzde 3,3’e düşürdü. Bayındırlık hamlesiyle 200 bin yeni iş yarattı.

3-2010 yılında 131 milyar dolar olan Gayri Safi Milli Hasıla’yı 180 milyar dolara çıkardı.

4-Şeker, yağ, tavuk gibi temel gıda ürünlerinde tavan fiyat belirledi.

5-Savaşa rağmen benzin istasyonlarında piyasa fiyatlarının altında satış yapıldı. Hükümet sübvanse etti.

****

Bunlar ekonomik nedenler?

Bir de siyasal nedenler var ki, AKP hükümetiyle benzerliği yok.

1-Orban, yabancı düşmanlığını körükledi, özellikle Müslüman göçmelerin ülkeye girmemesi için söylem ve eylem geliştirdi. AKP hükümeti ise Suriye ve Afgan göçmenlerinin hamisi gibi davranıyor.

2-Orban, LGBT gibi muhafazakarların duyarlı olduğu konuları kaşıdı, ‘Macar çocuklarının’ korunması ve çoğalması gerektiğine ilişkin propaganda kampanyası yaptı.

 Bu arada 4 çocuk doğurup büyüten kadınlara ömür boyu gelir vergisi muafiyeti sağladı.

40 yaş altı evlenenlere 30 bin avrodan fazla düşük faizli kredi verdi. Üç çocuktan fazla yapanın kredi faizi sildi.

****

Ayrıca seçimden önce kamuoyu yoklamalarında Orban’ın partisi Fidesz, muhalefet partilerinin yüzde 5-6 puan önde çıkıyordu.

Yani ortada sürpriz filan yok.

Bizde bütün araştırmalarda AKP-MHP bloku yüzde 30 ile 40 arasında…

****

Bu verilerin önemli bir kısmını Oksijen gazetesinden aldım. Sezin Öney ve Bekir Aırdır kapsamlı analizler yaptı.

Sezin Öney’in bir saptamasını aktarayım. Öney’e analizlerine göre muhalefet partilerinin başkan adayını önseçimle belirlemesi kavgaya-tartışmaya yol açtı.

AKP-MHP medyası onun uzantısı gibi hareket eden Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ benzer bir tartışmanın fitilini yakmak istiyor.

Mansur Yavaş ve benzeri isimleri öne sürerek Millet İttifakı’nın içinde tartışma kıvılcımının ateşe dönüşmesini arzuluyor.

Millet İttifakı’nın liderleri bu oyuna gelmiyor.

****

Malezya’ya gelince…

Yetkin Report’tan Seda Demiralp’e kulak verelim:

2018 seçimleri öncesi, Malezya’da ekonomik koşullar hiç de iyi değildi ve bu seçmende artan bir hoşnutsuzluk yaratmaktaydı. Özellike 2015’te uygulamaya konan yüzde 6’lık satış vergisi (Goods and Services Tax) seçmenden çok olumsuz tepki almıştı. Buna ilaveten petrolün sübvanse edilmemeye başlanması da hoşnutsuzluğu artırmıştı. BN lideri Necip Rezak’ın yolsuzluk skandalları bu hoşnutsuzluğu besliyor, aslında senelerdir yolsuzluğu kanıksamış görünen seçmen, bu kez ekonomik sıkıntılarla birleşince yolsuzluğu da daha farklı bir ışık altında görmeye başlıyordu.”

****

Muhalefet bu tablo üzerine 100 günde 10 hedef ortaya koydu.

Tüm reklam araçlarıyla basitleştirilen bu hedefler halka duyruldu. O kadar ki tişörtlere bile sloganlar yazıldı.

Halka umut verildi ve Malezya’da otoriter yönetim sona erdirildi.

Önceki ve Sonraki Yazılar