CHP'li Faruk Sarıaslan'dan çoklu baro tepkisi

CHP'li Faruk Sarıaslan'dan çoklu baro tepkisi

CHP Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan, TBMM Kurulunda Avukatlık Yasında ve baro’lar hakkında değişiklikler içeren yasa teklifine ilişkin konuştu.

CHP Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan'ın konuşması şöyle:

Gerçek Demokrasi organlarından olan, yargının kurucu unsuru bulunan diz çöktüremediğiniz barolar kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütüdür.

Bugün barolar ve TBB, Devletten bir kuruş parasal yardım almamakta örgütsel yapılarını da demokratik seçim usulleriyle kendileri oluşturmaktadır. İşte bu bağımsızlıkları sayesindedir ki hukukun üstünlüğüne, insan haklarına aykırı bir uygulama gördüklerinde her tür güç odağına ve bu arada yeri geldiğinde siyasal iktidara ve hatta Devlete karşı da hukukun ve adaletin gerektirdiği itirazları dile getirebilmektedirler. Bugün Türkiye de Avukatlar, bu sayededir ki yargı bağımsızlığının ve adalete erişim imkanlarının tek kanalı olarak görülmekte ve benimsenmektedir.

Demokrasi, özgürlük, eşitlik, adalet diyerek iktidara gelen partiniz kutsal değerleri istismar ederek hazineyi boşalttı. Yolsuzluk ve yoksulluk batağına ülkeyi sürüklediniz halka ve yargıya hesap vermemek içinde devletin önemli kurumlarıyla oynama başladınız. 2010 yılında demokrasi ve hukukun üstünlüğünü sağlamak adına yaptığınız Anayasal değişiklikten sonra Fetö’nün yargıyı nasıl ele geçirdiğini çabuk unutmuşa benziyorsunuz. Anayasal değişiklikle Fetö terör örgütünü yargıya yerleştirdiniz. Yargı yolu ile ülkede vatansever askerleri Türk ordusundan tasfiye ettiniz. Bu yetmedi devletin gizli kasasını, sırlarını dış güçlere verdiniz. Sayenizde 800’e yakın gizli görevlerde çalışan vatan evlatlarının ölümüne sebep oldunuz. Bu dönemde ne kadar aydın yurtsever insan varsa içeri attınız. Toplumu nefes alamaz hale getirdiniz.

Aynı hatayı Fetö projesi olan bu yasayı çıkararak yeniden yapıyorsunuz. Çoklu baro sistemini getiriyorsunuz üniter bir devlet yapısında bu sistemin ne kadar yanlış olduğunu çok geçmeden yaşayarak anlayacaksınız. Ama bedelini halk ödeyecek, hukuk ödeyecek, Adalet ödeyecek. Ülkenin beka sorunu ile oynuyorsunuz. Çoklu baro ile, ülkede etnik kökene dayalı, mezheplere dayalı ve hatta tarikatlara bağlı barolar olacak. İllegal örgütlerin Legal baroları kurulacak, Fethullahçılardan öğrendiğiniz metodun aynısını uyguluyorsunuz. Zehri insanlara altın kadehte sunuyorsunuz.

Unutmayın Barolar kimsesizlerin kimsesi, güçsüzlerin sığınadır.

Siyasal iktidarın bu barolara karşı olmasının nedeni, baroların hukuk devleti, insan hakları ve demokrasiyi savunmaları nedeni iledir. Siyasal iktidar otoriter bir düzene dolu düzgün giderken bu baroları önünde engel görmektedir. BAROLAR, kadın cinayetleri ile, çocuk istismarcıları ile, her türden ayrımcılık ve çevre katliamlarına karşı mücadeleleri ile de siyasal iktidarın tepkisini çekmektedir.

Oysa ki; baroları ve avukatlık mesleğini düzenleyen 1136 sayılı avukatlık kanununun 76, 95/21 ve 110/17 nci maddeleri Baroları ve TBB ni " hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak, bu kavramlara işlerlik kazandırmak " la yükümlü ve görevli kılmıştır. Yasa teklifi ile Baroların yargıda savunmanın örgütü olma özellikleri yok edilmekte kanunla verilen bu görevleri yapması engellenmektedir.

Sizi uyarıyorum hazırladığınız bu taslak, Anayasanın 2’inci 67’inci ve 135’inci maddelerine de aykırıdır.

Sırf büyük mevcutlu baroları etkisizleştirmeyi hedef alan “5000 avukata 1 delege” formülü, şöyle bir tablo ortaya çıkarmaktadır.

Ardahan Barosu’nda 10 avukatı 1 delege temsil ederken; İstanbul Barosu’nda 3542 avukatı 1 delege temsil edecektir.


 
Bunun anlamı şudur:
İstanbul Barosu Üyesi bir avukatın demokratik iradesinin sonuca etkisi, diğerinden 354 kat daha düşük olacaktır.

Anayasa madde 2;

“Türkiye Cumhuriyeti DEMOKRATİK BİR HUKUK DEVLETİDİR" Yine Anayasa’nın 67.maddesi “SEÇİM KANUNLARI, TEMSİLDE ADALET VE YÖNETİMDE İSTİKRAR İLKELERİNİ BAĞDAŞTIRACAK BİÇİMDE DÜZENLENİR” diyor. Şimdi Milletvekili arkadaşlarıma soruyorum? Getirdiğiniz bu yasa da hukuk nerede? Demokrasi nerede? Temsilde adalet nerede?

Bunlardan hiçbirinin olmadığını sizde biliyorsunuz bende biliyorum. O halde bu teklifi niye getiriyorsunuz.

Siz söyleyemiyorsunuz ama ben söyleyeyim amacın ne olduğu son derece açıktır. Hukuk devletini ve hukukun üstünlüğünü savunan büyük kentlerde kayıtlı avukatları ortadan kaldırmak, bölüp parçalayarak etkisizleştirmek istiyorsunuz.

Ülkenin ekonomik sorunlarının her geçen gün arttığı şu pandemi döneminde alel acele bu yasayı oy çokluğuna dayanarak meclisten geçirdiniz, memleketin hangi sorununu çözmüş oluyorsunuz. İşsizlik gençler arasında % 25 lerde ülkede borçsuz insan yok her boyayı boyadınız bir fıstığın yeşilimi kaldı.

Unutmayın kılıçla bir yeri alırsınız ama üstüne oturamazsınız. Oyçokluğu ile bir yasayı çıkarırsınız, eğer o yasa hukuka uygun değilse o ülkeye büyük acılar yaşatırsınız.

Sayın Milletvekilleri;

Yarın öbür gün, siyasal konjonktür, siyasal iktidarlar değişecektir. Bunların hepsi gelip geçicidir. Asıl olan vatandır, Hukuk devletidir, adalet duygusu içinde insanların yaşamasıdır. Bu bakışla, bugünkü denge hesaplarını ebedi sanıp, adalet tartısıyla, Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasıyla oynamaktan vazgeçin.

Siyasal konumlanma kaygılarından arınıp, tarihi sorumluluk duygusu içinde, demokrasimizin ve Ülkemizin geleceğine katkı yolunda, bu ucube ve uygulanamaz tasarıyı derhal geri çekin. Nispi temsil sistemini tartışalım bunu hep beraber içimize sindirecek bir yasa haline getirelim.

Hepinizi saygı ile selamlıyorum.