Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, YSK'nın kararı ile 23 Haziran'da tekrarlanacak olan İstanbul seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Selvi, sandığa giden seçmenin partilere ya da partilerin çıkardığı adaylara göre oy kullanmayacağını YSK'nın kararlarının da değerlendireleceğini söyledi. YSK'nın İstanbul kararlarının, seçmen kararında büyük etkisinin olacağını dile getiren Selvi, "İstanbul seçimlerinde en çok YSK kararı tartışılacak. Adaylar ve partiler kadar seçim sandığında YSK kararı da oylanacak" diye yazdı. 

AKP ve CHP'nin tekrarlanacak seçimdeki stratejilerine de değinen Selvi, AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın partililere  “İstanbul’un bütün dinamikleri harekete geçirilecek” talimatı verdiğini, Erdoğan'ın  “10 milyon 559 bin seçmene birebir ulaşılacak. Kapısı çalınmadık, eli sıkılmadık seçmen kalmayacak” dediğini belirtti. 

CHP'nin ise, parti çalışmalarını Ekrem İmamoğlu üzerinden yapacağını söyleyen Selvi, "Yine kucaklayıcı bir dil hâkim olacak. Ama bu kez 'mağduriyet' faktörü ve 'vicdan vurgusu' ön planda olacak" dedi. 

"Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu açısından da kader seçimleri olacak. Kazananı ikbal kapılarının beklediği, kaybedenin ise siyasete veda edeceği bir seçim olacak" diyen Selvi'nin yazısının ilgili bölümü şöyle:

AK Parti, İstanbul’a özel bir strateji oluşturuyor. Bunun için önce kapsamlı bir araştırma yapılıyor.

1 milyon 700 bin seçmen sandığa gitmemişti. Öncelikli olarak bu seçmenlerin neden sandığa gitmediği tespit edilmeye çalışıyor. Belli bir oranda seçmen her seçimde oy kullanmıyor. Ancak İstanbul’da seçimlere katılım oranı Türkiye ortalamasının altında. Türkiye’de yüzde 84.67 olurken İstanbul’da bu oran yüzde 83.88’de kaldı. Oysa 24 Haziran seçimlerinde İstanbul yüzde 88.1’le Türkiye ortalamasının üzerindeydi. Öncelikle bu seçmenlerin neden sandığa gitmediği, bunların daha önce hangi partiye oy verdiği, ne yapılırsa oy kullanmaya ikna edilebileceği ve bunların demografik yapısı çıkarılmaya çalışıyor.

1) 16 Nisan referandumunda ve 24 Haziran’da AK Parti’ye oy veren muhafazakâr Kürtlerin neden oy vermediği belirlenmek isteniyor.

2) Ekrem İmamoğlu’nun Trabzonlu olması nedeniyle AK Parti’nin Karadenizli seçmenlerden beklediği güçlü desteği alamadığı ortaya çıktı. Bunun sadece hemşericilikten mi kaynaklandığı yoksa başka nedenleri mi olduğu inceleniyor.

AK Parti, bu soruların yanıtlarını alabilmek için İstanbul’da geniş çaplı bir araştırma başlattı. Ancak sadece araştırma ile yetinilmeyecek, yüz yüze görüşmelerle araştırmadan çıkan unsurların alt başlıklarına inilecek.

Hedef ne? Hedef, sadece bunların neden AK Parti’ye oy vermediğini öğrenmek değil. “Ne yapılırsa bunlar AK Parti’ye oy verir” sorusuna doğru yanıt oluşturmak. İşin özü AK Parti, bu seçmen gruplarını kazanabilmek için doğru yaklaşım dilini tespit etmeye çalışıyor.

ERDOĞAN’IN TALİMATI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’daki geniş katılımlı seçim koordinasyon toplantısında “10 milyon 559 bin seçmene birebir ulaşılacak. Kapısı çalınmadık, eli sıkılmadık seçmen kalmayacak” diye talimat verdi.

AK Parti, İstanbul’a karargâhı kurmuş durumda. Erdoğan, “İstanbul’un bütün dinamikleri harekete geçirilecek” talimatını verdi. İstanbul SKM’nin başında AK Parti Seçim İşleri Başkanı Ali İhsan Yavuz bulunuyor. Seçim kampanyasının yönetimi Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’da. Mahir Ünal ayrıca yeni seçim sloganı ve tema üzerinde çalışıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yapılan sunumun ardından önümüzdeki hafta yeni seçim sloganı açıklanacak.

AR-GE’den sorumlu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ise seçim kampanyasına araştırmalarla destek verecek.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandıklara sahip çıkılması konusunda partilileri uyardı. “Seçimlerde haksızlığa uğradık. YSK kararı ile bu tespit edildi. Seçimler yenileniyor. İstanbul halkının iradesiyle bu haksızlığı gidereceğini düşünüyorum. Halkın iradesinin sandığa yansıması sürecinde görev bize düşüyor” dedi.

CHP’DE VİCDAN VURGUSU

CHP’de de hummalı bir çalışma yürütülüyor. CHP’de kampanya Ekrem İmamoğlu üzerine kurulacak. Yine kucaklayıcı bir dil hâkim olacak. Ama bu kez “mağduriyet” faktörü ve “vicdan vurgusu” ön planda olacak.

AK Parti de CHP de pozitif bir kampanya yapmayı, kucaklayıcı bir dil kullanmayı planlıyor. AK Parti henüz seçim sloganını belirlemedi. CHP’nin “Her şey çok güzel olacak” sloganına karşı AK Parti “Daha da güzel olacak” diyor. Ama seçim kampanyası başlayınca sözlerini ne kadar tutarlar ondan emin değilim.

Seçim kazanmak için doğru strateji, doğru dil önemli. Ancak İstanbul seçimlerinde en çok YSK kararı tartışılacak. Adaylar ve partiler kadar seçim sandığında YSK kararı da oylanacak.

Yazının tamamı için tıklayınız