EĞİTİM İŞ EĞİTİMİN HER ÜNİTESİNDE

Savaşlarda, afet ya da felaketlerde “seferberlik” neden sonuç bağlamında gelişen bir durumdur. Ancak seferberliği sürekli kılan en önemli sahalardan biri belki de sadece biri eğitimdir. İnsan zihni sürekli çalışmakla sağlığını idame eder. Bu tazeliği ancak bilişsel faaliyetler ayakta tutar. Bu faaliyetlerin sürdürülebilirliği ise eğitimde özne ve nesne durumunda olan öğelerin sürekli istemli bir faaliyet içinde olmalarıyla mümkündür.

     Yukarıdaki bütün bu bilgiler ışığında eğitimin sivil toplum ayağını oluşturan sendikaların işlevi bir kere daha üzerinde durulması gereken bir husustur. Elbette sendikalar, üyelerinin yasal haklarının takibi gibi büyük ve değerli bir işlevselliğe sahip olmanın yanında toplumun bütününü içine alan sorunlardan da kopuk olmamalıdır. Sendikalar, kamplaşmanın ve bölünmenin değil toplumun asgari müştereklerinin güven limanı olmalıdır. Bu bağlamda tüm sivil toplum kuruluşlarımız veya sendikalarımız gibi Eğitim-İş de ülkemizi kasıp kavuran, yüreğimizi dağlayan ve yagane gündemimiz olmaya devam etmesi gereken deprem felaketinde seferber olmanın yanında, eğitimi, kültürü ve Atatürk’ümüzün gösterdiği istikamette aydınlanmayı istemli hale getirecek faaliyetleri ile örnek bir sendika haline gelmiştir.

       3 Mart’ta benim de dahil olduğum kitap okuma kulübünün ilk toplantısına Eğitim İş şube başkanı Cengiz Öztürk de katıldı. Yukarıda ana çerçevesi ile belirttiğim çalışmaları anlatan başkan, sosyo-kültürel faaliyetlerin ve okumayı teşvik etmenin öneminde dikkat çekti. Tüm üyelerden aldığım izlenim ilk toplantının verimli geçtiği yönünde idi.

KADINSIZ DÜNYA CEHENNEMDİR

       Kitap demişken, her 8 Mart’ta aklıma Kenan Hulusi Koray’ın Felekte Bir Macera, hikayesi gelir. Onu okuduğunuz zaman kadınsız bir gezegenin ne demek olduğunu anlarsınız. Ne diyorsunuz? Hala her alanda kadınları dışlama ve ötekileştirmeye devam mı?

1.jpg2.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar