Peki ne oluyor da ilişkiler bozuluyor? Ailenin temel gereksinimlerini biliyor musunuz? Aile içi iletişim engellerinin farkında mısınız? Sağlıksız davranışlar neler ve bunlar için çözüm önerileriniz var mı? Birlikte bu sorulara cevap arayalım istiyorum bu yazıda. Aile içinde ki en temel gereksinim kuşkusuz ‘değerli olma’ duygusudur. Bu duygu insanı daha işlevsel kılar ve motive eder. Değer vermek deyince ilk akla gelen şeyden yani sevmekten başka bir şeyi kastediyorum.Karşı cinsinizin gerçeklerini anlayabilmekten ve onu olduğu gibi kabul edip, benimseyebilmekten. Bilmelisiniz ki iletişim de temel ilke ‘kabul etme’ dir. Olduğu gibi kabul edildiğini hisseden eş kendini güvende hissedecek, sorun çözmeye istekli olacak ve ilişkide daha üretici, yaratıcı bir birey olacaktır. Kendinizi ifade ettiğinizi düşündüğünüz bir konuşmadan sonra ‘gözleyen ben’ ile dönüp bir konuşmanızı gözden geçirmek de oldukça faydalı olacaktır. ‘ Bugün ki market alışverişini hemen yapacaksın’ gibi yönlendirme içeren cümleler, ‘Bu şekilde konuşursan, sonunda üzülen sen olursun’ gibi tehdit içerikli mesajlar, ‘Senin tek sorumluluğun para kazanmak’ gibi öğüt veren ifadeler, ‘Bu konuda çok yanlış düşünüyorsun’ gibi yargılayıcı bir tavır sergiliyor olabilirsiniz. Kliniğe gelen çiftleri dinledikçe eşler arası iletişim kopukluğunun sebeplerinin bunlar gibi ortak cümlelerden ibaret olduğunu görüyorum.

Öfke kontrolünün sağlanamaması, eleştiriye karşı aşırı duyarlı olmak, kıskançlık, alkol bağımlılığı, şiddet, duygusal uzaklaşma ve ya eşlerden birinin psikolojik bir probleme sahip olması da aradaki iletişim probleminin sebeplerinden olabilir. Sağlıklı bir aile iletişiminin sağlanabilmesi için dört koşulun önemli olduğunu düşünüyorum.

1.Eşinize saygı duyuyor olmak ve onu dinleyebilmek

2.Gerçekçi ve doğal davranmak

3.Empati yapabilmek

4.İletişiminizde sen dili ve ben dili kullanıma dikkat etmek

Sanırım bu dördüncü koşulu detaylandırmakta fayda var. Eşinizi suçlayıcı ve yargılayıcı bir şekilde ‘Seni göremeyince çok kızdım’ ifadesi yerine; kendi duygunuzu ifade ederek daha yürekten yüreğe bir yol bulabilir ‘ Seni göremeyince çok korktum’ diyebilirsiniz. Onu dinleme şeklinizin de en az konuşmanız kadar önemli olduğunu unutmamalısınız. Göz teması kurarak, sözlerinin arasına girmeden, üst üste sorular sormadan ve yeri geldiğinde sessiz kalabilmeyi deneyerek onu dinlemelisiniz. Duyduğunuzu netleştirerek, konuşulanlardan ne anladığınızı özetlemelisiniz. Onun duygularının farkında olduğunuzu ona göstermek de oldukça kıymetli olacaktır. Başarılı bir iletişim için her iki tarafın da tam sorumluluk alması gerekir. Eşinizin en yakın akrabanız olduğunu da unutmamalı sağlam bir güven duygusu üzerine ailenizi inşa etmelisiniz. Uyuşmazlıktan çok hatalı ve yanlış kurulan iletişim aranızdaki bağın kopmasına sebep olabilir. Bu nedenle farkında olma ve iyileşme yolunda gerekirse bir uzman desteği almaktan kaçınmamalısınız.