Ülkede huzurun teminatı müteahhitlerse…

Önceki gün birçok gazetenin internet sitesinde “Ev alanlara müjde, ev alanlara cayma hakkı” başlıklı haberler dikkatimi çekti. Bu haberlere göre, olağanüstü hal kapsamında hazırlanan 684 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de vatandaşın hakkını koruyan maddeler varmış. Efendim, ev alanlara 24 ay içinde cayma hakkı getirilmiş, caydıklarında da paralarını 180 gün içinde alabileceklermiş!

 

Oysa kazın ayağı öyle değil, zam haberlerini bile “düzenleme” olarak veren bu yeni medya “çarpıtma haber” yapmakta yeni bir zirveye ulaştı.


Çünkü 28 Mayıs 2014’te yürürlüğe giren Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile ev alan vatandaşa 14 günde nedensiz ve tazminatsız cayma hakkı getirilmişti. Aynı kanun vatandaşa, proje teslimine kadar da 36 ayda içinde cayma hakkı tanıyordu. Bu sürede cayan vatandaş, müteahhide yüzde 2 tazminat ödüyordu.


OHAL kararnamesiyle vatandaşın 36 aya kadar olan cayma hakkı 24 aya indirildi. Yüzde 2 olan müteahhide ödeyeceği tazminat da yüzde 8’e çıkarıldı. Gasp edilen bir başka hak ise paranın ödeneceği süre… Eskiden müteahhit vatandaşın o güne kadar ödediği paranın toplamı üzerinde yüzde 2 tazminatını kesip 90 gün yani 3 ay içinde parasını iade etmek zorundaydı. Şimdi bu iade süresi de 180 güne yani 6 aya çıkarıldı.


Bu haber üzerine inşaat şirketleri birbiri ardına açıklama yaparak kararnameyi övmeye, bu kararın inşaat sektörünü rahatlatacağı yönünde görüş beyan etmeye başladılar.


Denetimsiz fona sınırsız kaynak!


Aynı kararnamede yine ülke güvenliğini ilgilendirmeyen ve tartışma yaratacak başka düzenlemeler de var. Örneğin, Türkiye Varlık Fonu’nun kaynakları, kamu iktisadi teşekküllerinin varlık ve hisseleri ile genişletildi. Kararnamede, “Türkiye Varlık Fonu’nun kaynakları, iktisadi devlet teşekküllerinden, bunların müessese, bağlı ortaklık, işletme, işletme birimleriyle varlıkları ve iştiraklerindeki kamu paylarından, sermayesinin tamamı veya yarısından fazlası devlete veya diğer kamu tüzel kişilerine ait olan ticari amaçlı kuruluşlardaki kamu paylarından, sermayesinin tamamı kamuya ait ticari amaçlı kuruluşların sahip olduğu hisse ve varlıklardan, devletin diğer iştiraklerindeki kamu paylarından ve Hazine’ye ait paylardan Bakanlar Kurulu tarafından fona aktarılmasına veya şirket tarafından yönetilmesine karar verilenlerden de oluşacak” deniyor.


Böylece her türlü denetimin dışında bırakılan Türkiye Varlık Fonu’nun kaynakları genişletiliyor. Kamunun sahip olduğu tüm varlıklar, bu fona aktarılıp tamamen keyfi bir şekilde harcanacak!


Hükümet, OHAL’i 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ülkede güvenliği sağlamak adına çıkarmıştı. OHAL’in tanıdığı KHK çıkarma hakkı fütursuzca kullanılıyor. Yapılan düzenleme ve değişiklerin onda biri bile ülke güvenliği ile ilgili değil. Çoğu ekonomik düzenlemeler ve vatandaşların haklarını geriye götürecek maddelerden oluşuyor. Son kararnameye bakarak “memleketin huzurunun teminatı müteahhitler” olduğunu öğrenmiş olduk.

Önceki ve Sonraki Yazılar