Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Kedi‘nin rengi

ÇKP Başkanı Mao Zedong liderliğinde Çin milletinin Kurtuluş Savaşı ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşu 20. yüzyılın şüphesiz en büyük olaylarından biridir.

Yarı sömürge ve feodal üretim ilişkilerinin egemen olduğu, sanayileşme ve kapitalist üretim ilişkilerinin çok az oranda olduğu; yokluk, açlık ve yoksulluğun hüküm sürdüğü kocaman bir yangın yeriydi Çin.

Açlık, savaş, sefalet altında kısmen afyonla uyuşturulmuş Çin, Mao ve ÇKP yönetimiyle yeni sosyalist bir toplum düzeni kurmayı başardı.

Ama sosyalist sistemin bazı noktalarda tıkanması durumları Çin‘de de görüldü .

Önce 1967-68'de Kültür Devrimi, sonra 1976'da Mao’nun ölümünden sonra kısa bir süre büyük siyasi tartışma ve çalkantılar yaşandı.

Sonunda, ÇKP içinde değişim, modernleşme ve dönüşüm akımının temsilcisi Deng Şiaoping, Çin’in ekonomik, diplomatik, siyasal dönüşümünün mimarı olarak tarihe geçti.

Reform, dışa açılım ve dönüşüm sihirli sözlerdi.

Gençlik yıllarından beri ÇKP üyesi, militanı, Çin dağlarında gerilla, Paris'te öğrenci, partisinin yılmaz neferi olan Deng, bizzat meydana gelmesine büyük katkılarda bulunduğu Çin Halk Cumhuriyeti’nin dışa açılması, modernleşmesi, teknolojik gelişmelere ayak uydurması ve sonuçta dönüşüme uğramasında bu stratejinin kuramcısı olmuştur.

Temelde çok basit bir mantık esasına dayandı:

"Kedinin rengi önemli değildir.

Önemli olan kedinin fare yakalamasıdır!"

 Yani, her türlü yöntemle ve şekilde üretim artırılmalı; modern, çağdaş bir ülke haline gelinmeliydi.

Ama kontrol ve liderlik tamamen Çin Komünist Partisi ve yönettiği devlet altında olmak kaydıyla.

Bunun için tüm toplumun, ülke ve toplum için vefakarca ve hiç yorulmadan büyük özveriyle çalışması gerekirdi.

Yani aslında Çin iki-üç nesili bir yerde mağdur ve kurban yaparak, hurafelere izin vermeden, bilim ve çağdaş eğitime öncelik vererek, özverili bir toplum yaratarak geleceği kurtarmış oldu.

En vahşi kapitalist yöntemler de kullanılarak komünist rejimde artı değer yaratıldı.

Ama bu artı değerin hemen tamamı ARGE, yeniden üretim ve hizmet şeklinde tüm topluma yansıtıldı ve ekonomik büyüme sağlandı.

Çin’de nüfus bakımından çok kalabalık bir toplum var.

Şu an dünyada her beş kişiden biri Çin’li.

Başka türlü toplumu doyurmak, bir tutmak ve yönetmek imkansız olurdu.

                           ***

Deng Şiaoping (Deng Xiaoping) 1978 – 1992 yılları arası Çin’in en önemli kişisiydi.

Hem Çin Komünist Partisi’nin Başkanı hem de fiilen Devlet Başkanı'ydı.

Deng Şiaoping, Modern Çin Devleti, ekonomi, modernleşme ve siyasetinin Mao’dan sonraki en büyük kuramcısıydı.

Bu reformlar Çin’in özellikle 2000 yılından sonraki büyük ekonomik, dışa açılım ve teknolojik büyüme ve sıçrayışlarının en büyük sebepleridir.

Kendisi 1997'de vefat etmiştir.

Şimdi O’nun bahsettiği o kedi çok ama çok büyüdü!

Önceki ve Sonraki Yazılar